Exemplos de uso de "ortak bir" em turco

<>
Eski Sovyetler Birliği'ndeki Yıllık Güzellik videolarının ortak bir özelliği, doğu bloğunun müttefikler ile birlikte faşizme karşı savaştığı'lı yıllarda, bölge genelinde daha çok bilindiği adıyla "Büyük Vatanseverlik Savaşı" için duraklamasıdır. До сих пор ведутся споры о том, какими должны быть наряды, следующие религии, тогда как откровенный, а иногда и воинственный президент Алмазбек Атамбаев поддерживает распространяющиеся по всей стране баннеры, предупреждающие об опасности иностранного влияния - ношения никаба.
Ortak bir ödenek olmadan, Ukraya Özgürlük Desteği Yasası Rusya'da demokrasinin desteği için ek bir para vadetmiyor. Без связанных ассигнований, "Акт о поддержке свободы на Украине" на самом деле не обещает даже цента на поддержку демократии в России.
Konuşmacılar birbirlerini geleneksel ve dijital medya konusundaki işbirliğinin gelişimden ve "Batılı ana akım medyası" nın bilgi kaynaklarını kontrol etmeye yönelik girişimlerine karşı ortak bir şekilde mücadele edilmesinden dolayı tebrik ettiler. Выступавшие поздравили друг друга с улучшением сотрудничества между традиционными и цифровыми СМИ и их коллективных усилий по борьбе с попытками "западных СМИ" контролировать информационное пространство.
Bu ölümün ortak bir paydası. Это нормальный побочный эффект смерти.
Hayır, ben ortak bir amaç için toplanan kızlardan basediyorum. Нет, я говорю о девушках, объединённых общей целью.
Oysa peygamber devesi karidesinin ve bizim gözlerimizin ortak bir kökeni olduğuna ilişkin güçlü kanıt bulunuyor. Однако наше с ним зрение восходит к общему предку и на то имеются веские доказательства.
Tahminimce son bir buçuk yıl içinde Sarkissian ailesinin olduğu ortak bir görev gücü oluştu. Существует целевая группа, нацеленная на семью Саркисян, наверное, последних года полтора.
Ortak bir yanımız var demektir. между нами есть что-то общее.
Yine ortak bir düşmanımız var. У нас опять общие враги.
Ortak bir şirket kuralım ve eşit ortak olalım. Мы вместе создадим компанию и будем равными партнерами.
Bu gurup ya da daha fazla galaksiden oluşuyor. Hepsi ortak bir kümenin etrafında dönüyor. И это группа примерно из галактик, которые все вращаются вокруг общего центра масс.
Ama ortak bir geçmişleri var. Но что-то между ними произошло.
Ortak bir arkadaşımız tanıştırmıştı. Нас свёл общий друг.
Ortak bir tanıdığımız var, Jesse Porter. У нас общий знакомый - Джесси Портер.
Ortak bir fikir etrafında hiç birleşmemiş acı çeken binlerce insandan bahsediyoruz. Тысячи людей, которые раньше никогда не объединялись ради общей идеи?
Ama öbürleriyle ortak bir yanın var. Но между вами есть кое-что общее.
Ortak bir zemin buldular. Они нашли общий язык.
Ortak bir arkadaş tanıştırdı. Нас познакомил общий друг.
Demek ortak bir şeylerimiz var. Значит у нас много общего.
Görünen o ki ortak bir düşmanımız var... Похоже, сейчас у нас общий враг...
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.