Beispiele für die Verwendung von "что помогаешь" im Russischen

<>
Спасибо, Гаррисон, что помогаешь мне уложить моего малыша спать. Bizim ufaklığı uyutmaya yardım ettiğin için ben teşekkür ederim, Harrison.
Но вообще, спасибо, что помогаешь. Yani yardım ettiğin için sağol demek istedim.
Спасибо тебе господи, что помогаешь нам и защитил нас... Bu yüzden, bizi kurtardığın ve yardım ettiğin için teşekkürler.
Питер, спасибо, что помогаешь мне печь пирог. Peter kek yapmama yardım ettiğin için çok teşekkür ederim.
Спасибо, что помогаешь, сестра. Yardım etmen ne güzel, kardeşim.
Спасибо тебе большое, что помогаешь мне. Bana bu kadar yardım ettiğin için teşekkürler.
Фи, спасибо, что помогаешь. Bunu yaptığın için teşekkürler, Fi.
Дети понимают, что что-то стряслось, а ты мне совсем не помогаешь. Çocuklar korkunç bir şey olduğunu biliyorlar. - Ve sen de yardımcı olmuyorsun.
Почему тогда ты помогаешь найти лекарство. Neden bu tedaviyi bulmamıza yardım edesin?
Несмотря на жестокие времена, люди пытались сделать всё, что было в их силах, чтобы вести нормальную жизнь даже в оккупированной нацистами Украине, когда Вторая мировая война бушевала на всех фронтах. Dönem ne kadar zalim olsa da, her cephede hırçınlaşan İkinci Dünya Savaşı ve Nazi işgalindeki Ukrayna'da bile insanların normal bir hayat sürebildiğini gösteriyor.
Ты лжешь. Берк что-то скрывает, а ты помогаешь ему. Burke bir şeyler saklıyor, ve sen de yardım ediyorsun.
Как можно молчать, когда знаешь, что эти преступления против человечности совершаются по вине ужаснейшего экономического курса? İnsanlığa karşı işlenilen bu suçların ekonomik bir gündem yüzünden olduğunu bilerek nasıl sessiz kalınabilir?
Ты не помогаешь своим друзьям? Arkadaşlarına yardım etmeye gitmedin mi?
Ситуация с протестами в регионе вскоре, возможно, серьезно ухудшится в связи с тем, что несколько дней назад правительство одобрило строительство плотины на Бараме. Birkaç gün önce Baram Barajı'nın inşasına başlanması için devletin karar vermesi üzerine protestoların yoğunlaşması bekleniyor.
Типа, вечно помогаешь людям. İnsanlara hep yardım ediyorsun ya.
Далее они объясняют, что их цель "показать город, который, несмотря на руины, представляет собой прекрасные руины": Ama amaçlarının "şehrin harabe olduğunu ama güzel bir harabe olduğunu" göstermek olduğunu da ekliyorlar.
Ты очень мне помогаешь! Cidden çok yardımın oldu!
Что должно вызвать это изменение? O değişikliği ne getirmeli?
И почему ты помогаешь мне? Peki bana neden yardım ediyorsun?
В конце ленты Дональд Дак просыпается и понимает, что все это было лишь страшным сном, и он все еще живет в Америке. Çizgi filmin sonunda, Donald Duck bunun bir rüya olduğunu ve aslında Birleşik Krallık'ta yaşadığını fark etmek için uyanıyor.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.