Beispiele für die Verwendung von "yardımcı olmuyorsun" im Türkischen

<>
Abed, hiç yardımcı olmuyorsun. Эбед, ты не помогаешь.
Ve sen birazcık bile yardımcı olmuyorsun Marv. А ты совсем не помогаешь, Марв.
Yardımcı olmuyorsun, güzelim. Не подействовало, милая.
Ronaldo yapma lütfen, hiç yardımcı olmuyorsun. Рональдо, прошу, ты не помогаешь.
Sinirli ve canı sıkkın köpeğin ve sen de hiç yardımcı olmuyorsun. Он зол и напуган, а от тебя один только вред.
Çocuklar korkunç bir şey olduğunu biliyorlar. - Ve sen de yardımcı olmuyorsun. Дети понимают, что что-то стряслось, а ты мне совсем не помогаешь.
Yardımcı olmuyorsun Lex. - Acaba neden evlat edilmedin hiç? Ты никогда не думал, почему тебя никто не усыновил...
Ödül, Commonwealth'ten fantastik yazarlarla temasa geçmeme yardımcı oldu, uzun süre hayatımda kalmasını istediğim insanlarla. Этот приз помог мне познакомиться с фантастическими писателями со всего Содружества - с людьми, которые, я надеюсь, будут в моей жизни долгое время.
Yani artık sınıfta yorgun olmuyorsun ya da... И ты не устаешь на уроках или...
İnanıyoruz ki bu prensipler daha yaratıcı, üretken ve açık toplumlar yaratmaya yardımcı olacaktır. Мы полагаем, что они помогут привнести больше креативности, создать больше инноваций и больше открытых обществ.
Bir ofis meselesiyle böldüğüm için üzgünüm ama son zamanlarda pek etrafta olmuyorsun. Извини, что прерываю, но ты не часто появлялся в офисе.
Bazıları ise insanların birbirlerine ve hatta hayvanlara bile nasıl yardımcı oldukları yönüyle olumlulukları vurguladı: Некоторые отметили и положительные аспекты, что люди помогают друг другу, и даже животным.
Balıkçılar tazminatın yeterli olmadığını ve olaydan en çok etkilenen, zarar gören halka ise yardımcı olmadığını ifade etti. Рыбаки считают, что компенсация неадекватна и не помогает наиболее пострадавшим жителям региона.
Foley, Suriye - Türkiye sınırı arasındaki seyrine yardımcı olması için bir tercüman çalıştırıyordu. Фоули нанял переводчика для помощи в путешествии через сирийско - турецкую границу.
Genç kız, keçilere göz kulak olmak ve hayvanlara ot getirmekte yardımcı. Девушка помогает в присмотре за козами и носит траву для животных.
Bu tavırda devam edersen yardımcı olmaz. С таким отношением точно не помогут.
Kaçmana yardımcı olmaya geldim. Я помогу тебе сбежать.
Bu kabusu yaşamasında ona yardımcı olmayı dene. Попробуй помочь ему пережить этот кошмар наяву.
Yardımcı olabilir miyim Albay? Капитан, вам помочь?
Ama bizler yardımcı olabiliriz. Но мы можем помочь.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.