Sentence examples of "İşin içinde" in Turkish

<>
İtfaiyeciler alevleri söndürdü. Bir saat içinde yangını kontrol altına almış olurlar. "Пожарные потушили огонь и проведут там контроль в течении часа.
İşte bu çocuklar, her birinizin içinde bulunan güçtür! Это, мои друзья, внутри каждого из вас!
Çok nazik bir beyefendi, bir hafta içinde hazır edebileceğini söyledi. Parayı nakit istiyor. Очень вежливый мужчина сказал, что подготовит в течение недели, и берёт наличными.
Doğumdan sonraki saat içinde aklı ve bedeni sağlam hâlde teslim edilmeli. Он должен быть доставлен в целости в течение часов после рождения.
Haklısın, bunlar bizim kara kutumuz oldu. Her şeyimiz bunların içinde. Ты права, это наш черный ящик, там внутри всё.
Ama yumurtanın içinde dönen harika şeyleri düşünsenize bir. Но представьте чудо, которое происходит внутри яйца.
Çok fena batırdım. Gelecek saat içinde her şey ortaya çıkacak. Я облажалась по полной и это всплывет в течение часа.
Öyle, büyük ve soğuk bir mekanın içinde durmak çok rahatlatıcı... Стоишь в огромной прохладной пещере, есть в этом что-то успокаивающее.
Yumurtaların içinde ne var Rebecca? Что внутри яиц, Ребекка?
Bu gece gri takımını giy o takımın içinde hep güzel görünüyorsun. Надень сегодня свой серый костюм. Ты всегда отлично в нем выглядишь.
Acaba sizde içinde hem ekmek olan hem de bedava başka bir şey var mı? А у вас есть что-нибудь еще бесплатное, но чтобы в нем был хлеб?
İki bin yıl barış içinde yaşadılar. Они жили в мире здесь лет.
Bizim gelinciğimiz bunun içinde. Наш мак вот здесь.
Federaller, birkaç hafta içinde New York'a geleceğini düşünüyorlar benim tahminim de geldiğinde dağıtıcısıyla buluşacak, yani Ghost'la. Предположительно он будет здесь в течение пары недель, логично предположить, что здесь он встретится с Призраком.
Yaklaşık km. uzaklıkta, büyük bir yapının içinde. Она внутри большой инфраструктуры, приблизительно километров отсюда.
Bu onlar gibi kalıp var görünüyor dolaptan duvarları içinde. Похоже, что внутри стен в туалете есть плесень.
O çantanın içinde ne olduğunu biliyor musun çavuş Anderson? Вы знаете, что внутри сумки, офицер Андерсон?
O rüyanın içinde kötülüğün pençesinde. В дебрях зла Внутри сна.
İnsanların içinde zuhur ediyormuş. Он появляется внутри людей.
içinde yeni bir hikâye var. В ней появилась новая история.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.