Beispiele für die Verwendung von "şans eseri" im Türkischen

<>
Şey, odanızın altındaki konuk Kazayı duydu ve şans eseri çağırdı. Жилец этажом ниже услышал грохот и, к счастью, позвонил.
Şans eseri bu sabah kilisede çok iyi bir beyefendiyle karşılaştım. Этим утром я случайно встретился в церкви с превосходным господином.
Şans eseri spiral bir galaksi bize doğru döndü ve milyarlarca yıldızın parıldadığı bir kolunu yakından görebiliyoruz. Когда спиральная галактика обращена к нам лицом, мы видим спиральные рукава, освещенные миллиардами звезд.
Buraya şans eseri gelmedik. Мы здесь не случайно.
Bir ADD ilacının geliştirilmesi sırasında şans eseri keşfedilmiş. Его открыли случайно при разработке лекарства от СДВ.
Onun American Eress faturasını bir şans eseri gördüm. Я случайно обнаружила счет "Американ экспресс".
Bu şans eseri hayatını kurtardığın adam mı? Этот парень, которого вы случайно спасли?
Burada şans eseri bulunmuyorsun. Ты здесь не случайно.
Sen de sonunda şans eseri Elisabet'in neye benzediğini görmüş olursun. И совершенно случайно ты, наконец, сможешь рассмотреть Элизабет.
Christy, lastiğimiz şans eseri patlamadı. Кристи, мы встретились не случайно.
Bu Armand'ın şans eseri hayatta kaldığı korkunç bir trajedi. За эту трагедию, в которой Арманду повезло выжить.
Dr. Montgomery dedi ki, kırık kalpli timsahın çiftleşme çağrısı şans eseri üzgün insan konuşmasına benziyormuş. Доктор Монтгомери сказал, что плач крокодила с разбитым сердцем просто похож на грустную человеческую речь.
Ziyaretinin nedeni, şans eseri transit mektupları değil miymiş? Твой неожиданный визит случайно не связан с транзитными письмами?
İlk görüşte kurbanları şans eseri seçilmiş gibi ancak artık içlerinden biri veya bir kaçının asıl hedef olduğu kesin. Его жертвы поначалу казались выбранными на месте, но теперь оказывается, что одна или более намечались конкретно.
Şans eseri seni bulduğum yer. Где я тебя и нашел.
Şans eseri markette karşılaştık. Случайно встретились в магазине.
Sen ve terapi köpeğin acil servise şans eseri gelmiş olamazsınız. Ты и твоя собака-поводырь не случайно оказались сегодня в скорой.
Ve şans eseri yağmur yağarsa, bütün kredi adama kalıyor. Если дождь пойдет, он записывает это на свой счет.
Satışa sunulan kesme çiçeklerden çeşitli yengeçlere (Chionoecetes) değin her şeye göz atmak için müthiş bir şans. Это - прекрасный шанс увидеть мельком всё от снежного краба до срезанных на продажу цветов.
Bütün bunlar bir delinin eseri. Это всё работа чокнутого маньяка.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.