Beispiele für die Verwendung von "Açık Hava" im Türkischen

<>
Açık hava işi yapan bir adam için şaşırtıcı bir şekilde nazikçe sarılıyor. Для мужчины, работающего на улице, у него удивительно нежное объятие.
Açık hava partilerinde çocukları çok iyi idare ediyor. Она прекрасно ладит с детьми на соседских вечеринках.
Korkarım bu parmaklar son açık hava müzik festivalini gördü. Боюсь, эти пальцы больше не увидят музыкальных фестивалей.
Büyük bir açık hava gösterisi ayarladı ama yeni hiçbir şeyi yok. Он планировал большое рекламное представление, но не смог ничего придумать.
Savaştan sonra açık hava karnavallarını tercih ettim. После этого я предпочёл свежий воздух карнавалов.
Gün bitmeden açık hava banyomu alıyordum ben de. Решил принять воздушную ванну пока день ещё позволяет.
Nasıl gidiyor? Hepinizi Huntley'e davet etmek istiyorum. Açık hava etkinliğimiz var. Хочу пригласить вас всех на день открытых дверей в "Хантли".
Augusta Raurica İsviçre'deki bir Roma arkeolojik siti ve bir Açık hava müzesi. Аугуста Раурика (или "Colonia Augusta Rauracorum") - древнеримский город, а ныне археологический музей под открытым небом в Швейцарии.
Hava açık, uydu enkazı serpiştirebilir. Небо ясное, возможны обломки спутника.
Hava çok açık olunca Avrupa kıyıları görülebiliyor. В ясную погоду отсюда можно видно Европу.
Gerçek terörizm, sizi sessizce öldürdükten sonra, özel jetlerle size doğru ve özel hava alanlarına uçar. "Çöl Gülü" isimli eşinin şıklığını tartışmak için gazetelerinizin sayfalarını işgal eder ve basınınıza bunu konuşturur. Настоящий терроризм прилетает к вам на частных самолетах в частные аэропорты, безмолвно убивает нас, занимает страницы в ваших газетах и заставляет ваши СМИ обсуждать элегантность его жены - "Розы пустынь".
Internet'i özgür ve açık tutmak için toplumlara, üreticilere ve devletlere bu prensipleri tanımaları için çağrı yapıyoruz. Для поддержания интернет- пространства свободным и открытым, мы обращаемся к местным сообществам, производствам и странам с просьбой о признании этих принципов.
Yıkımdan Maute örgütü sorumlu tutulsa da ordunun sürekli hava ateşlerinin de büyük etkisi oldu. Ordu bombaları nokta atışı şeklinde attığını söylerken bazı vatandaşlar her yerin bombalandığını söyledi. Несмотря на то, что вина возлагается на группировку "Маут", вооруженные силы также несут ответственность из - за продолжительных атак с воздуха.
Makedonyalı genç video sanatçıları bir dizi kısa videolar ile konuşma özgürlüğü konusunu ele aldılar, açık yarışma ile üretilen görüntüler Skopje Fransız Film Festivali'nde yayınlandı. Молодые художники видеографики из Македонии решили проблему свободы слова при помощи серии коротких видеороликов, созданных в рамках открытого конкурса и снятых во время Фестиваля французского кино в Скопье.
Doğa İklim Değişikliği ile ilgili bir çalışma, artan hava sıcaklığının şimdiden Hindistan'da işgücünün kapasitesinin düşmesine neden olduğunu ortaya koydu. Исследования Nature Climate Chang показали, что изменения погоды уже ограничили трудоспособность людей в Индии.
Mayıs ortasında internet temelli araçlar ile yerli dillerini canlandırmak üzerine çalışan ilgili kişileri bir araya getirmek için açık katılım çağrısı yayınladık. В середине мая в поисках заинтересованных людей, которые уже включены в работу по возрождению своих родных языков путём их использования в Интернете, мы объявили об отборе участников предстоящего слёта.
Büyükanne, talep derhal yakın hava desteği Bu Fox Üç-Zero olduğunu. Бабушка, это Лиса -0, запрашиваю немедленную поддержку с воздуха.
Internet'i herkesin özgürce bağlanabildiği, iletişim kurabildiği, yazabildiği, okuyabildiği, izleyebildiği, konuşabildiği, öğrenebildiği, yaratabildiği ve yenilikler icat edebildiği açık bir ağ olarak muhafaza edin. Поддержка Интернета как открытой сети, в которой всякий обладает свободой объединяться, общаться, писать, читать, смотреть, говорить, слушать, изучать, создавать и производить что - то новое.
Bunlar hava desteği çağırmak için, anlaşıldı mı? Это для вызова поддержки с воздуха, понимаешь?
Özgür ve açık Internet'i savunuyoruz. Мы выступаем за свободный и открытый Интернет.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.