Beispiele für die Verwendung von "Başkanlık Makamı" im Türkischen

<>
Başkanlık Makamı Maryland'dan senatörü tanıyor. Председателем выбран сенатор из Мэриленда.
Bugün Başkanlık Makamı Özgürlük Madalyası'nı feminist bir ikona veriyorum. И сегодня я награждаю Президентской медалью Свободы кумира феминисток.
Başkanlık makamı her yıl beş coğrafî bölge arasında değişir: Он представляет попеременно одну из пяти географических групп:
Fransız başkanlık seçimi sona ermiş olabilir ama seçimi kaybeden başkan Nicolas Sarkozy'nin seçim kampanyasının merkezine göçmenlik sorununu koymuş olması hala Internet'te tartışılmakta. Хотя президентские выборы во Франции уже завершены, на просторах интернета не утихают дискуссии по поводу того, почему Николя Саркози сделал главной темой своей предвыборной кампании именно иммиграцию.
Biliyorum ama iddia makamı da hazır değil. Я знаю. Но обвинение также не готово.
Başkanlık konvoyu Massachusetts bulvarını tıkamış. Президентский кортеж блокировал Массачусетс Авеню.
Bu konuda iddia makamı tarafındayım. Я поддержу обвинение в этом.
Üç Mor Kalp, başkanlık takdiri. Три посмертных медали, президентская благодарность.
Bir kaç iddia makamı yetkilisinin sizi başka bir avukat ile buluşurken gördüğü bir otel. И в этом отеле некоторые из работников прокуратуры наблюдали вашу встречу с одним адвокатом.
Kocası başkanlık için aday oluyor. Ее муж выдвигается в президенты.
Lordum, iddia makamı itirazını yeniliyor. Ваша честь, обвинение снова протестует.
Bize biraz başkanlık DNA puan gerekiyor. Мне нужно добыть немного президентской ДНК.
Savunma makamı ilk tanığını çağırabilir. Защита может вызвать первого свидетеля.
Dr. Torres'la sürdürdüğümüz projenin Başkanlık onayı aldığını unutma. У нас с доктором Торрес президентская печать одобрения.
İddia makamı delil olarak sunmayı planlıyor. Обвинение планирует приобщить ее к делу.
Başkan'ın acil durumlarda başkanlık kararı verme hakkı var. Во время чрезвычайной ситуации Президент может издать указ.
Eğer savunma makamı bugün ima ve iddia ettikleri şeylere savunmalarında yer vermekte ısrar ediyorlarsa, sonuçlarına da katlanacaklar. Если защита хочет использовать то, что она предлагает в сегодняшнем ходатайстве, то она должна понимать риск.
Başkanlık da yorucu bir iştir. Быть президентом это утомительная работа.
Savunma makamı bu davayı birinci dereceden cinayet olarak ele alma konusunda hata yapıldığından endişeli. Обвинение беспокоится, что им не удастся квалифицировать это дело как убийство первой степени.
Bunu Başkanlık Sarayı'na rapor edeceğim. Я доложу в Голубой Дом.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.