Beispiele für die Verwendung von "Dünyanın sonunu" im Türkischen

<>
Dünyanın sonunu, ağzın sonundan! Конец света и конец месяца...
Dünyanın sonunu getirecek çarpışmaya ne oldu peki? А как же конец света от столкновения?
Dünyanın sonunu nasıl engelleyebilirim ki? Как можно остановить конец света?
Dünyanın sonunu getirmeye çalışan kişi ben değilim. Это не я конец света хочу устроить.
Dünyanın sonunu getirmek için. Чтобы устроить конец света.
Nancy dünyanın sonunu bekleyip duran, Kıyamet'ten ödü kopan parçan. Нэнси всегда ждала конца света, это она боялась Армагеддона.
Bir İngiliz vatandaşı ve futbol taraftarı olarak, dünyanın her köşesinde kitlesel olan futbola nispeten Filipinler'de basketbolun bu kadar rağbet gördüğü konusunda her zaman şaşmışımdır. Как англичанин и фанат футбола, я всегда немного удивлялся, почему баскетбол настолько здесь популярен, в отличие от футбола, который широко распространён в остальной части мира.
Sonunda Papa Sixtus V Protestanlığın sonunu ilan etti. Наконец, папа Сикст Пятый провозгласил конец протестантизма.
Global Voices'da bu makalenin yazarı olan Joey Ayoub, dünyanın dört bir yanından politik ve dini kişiler ile halk figürü, gazeteci, editörlerden oluşan'e yakın kişinin bulunacağı uluslararası "Soykırım Suçuna Karşı" adındaki foruma katılacaktır. Автор данной статьи в Global Voices примет участие в международном форуме "Против преступления геноцида", в котором примут участие более человек со всего мира, включая видных политических, религиозных и общественных деятелей, журналистов и издателей.
Ben, tüm hafta sonunu Dex'le geçirecek sanıyordum. Я думал, он у Декса на выходные.
Sakharov Ödülü'nden sonra, birçok kadın, hastane bahçesinde doktora olan desteklerini kutlama yaparak belirtiyorlardı: Bir mağdur: "Bu bizim unutulmadığımızın, bize yapılanlara dünyanın göz yummadığına bir kanıttır". dedi. "Это означает, что нас не забыли, что мир не закроет глаза на то, что с нами случилось", - поделилась одна пациентка.
Emily, hikayenin sonunu mahvediyorsun. Эмили, ты портишь концовку.
Dünyanın En Büyük Mülteci Kampında Yaşayan "Fish" ile Tanışın История жителя крупнейшего в мире лагеря беженцев
Şey, ilk önce sonunu yazıyor, peşinden geri kalanı hallediyor. Сначала он пишет финал, а потом приписывает к нему остальное.
Flickr hesabı aracılığıyla the British Library, dünyanın birçok yerinden tarihi fotoğraf, harita ve diğer görsellerin koleksiyonlarını halka açtı. Со своего Flickr - аккаунта Британская библиотека выкладывает в открытый доступ разнообразные коллекции исторических фотографий, карт и других иллюстраций разных стран по всему миру.
Her şey olduğunda ben de hafta sonunu geçirmek için buraya gelmiştim. Я как раз сюда заехала на выходные, когда это случилось.
Kırgızistan'daki düğünlerin çoğu (yukarıdaki resimde de görüldüğü gibi) dünyanın diğer yerlerindeki düğünlerden çok farklı değil. Большинство свадеб в Кыргызстане, как и на этой фотографии, не сильно отличаются от других свадеб в мире.
Bütün hafta sonunu çalışarak mı geçireceksin? Ты действительно собрался работать все выходные?
IŞİD, geçen yıl cihadçıların dünyanın her yerinden, önce Esad rejimini yıkmak için, sonra savaş mağlubu devletin diğer silahlı gruplarıyla savaşmak için Suriye'deki savaşçılara katılmaları ile sivrildi. ИГИЛ стал известен в прошлом году, после того как джихадисты со всего мира присоединились к его бойцам в Сирии, сначала чтобы бороться против режима Асада, и позднее для борьбы с другими вооружёнными формированиями в раздираемой войной стране.
İşte böyle, kendi sonunu hazırlıyorsun. Вот оно, начало твоего конца.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.