Beispiele für die Verwendung von "ayağa kalkıp" im Türkischen

<>
Sözlerin bir halta yaramadığını öğrendim. Bu hayatta bir şey istiyorsan ayağa kalkıp almak zorundasın! Что обещания ничего не значат, и если хочешь что-то, приди и возьми!
Sonra ayağa kalkıp yardım etmen gerek. Потом тебе нужно встать и помочь.
Jan'ın yanına gidip iyileşmesi ve ayağa kalkıp yürümesi için dua etmeni istiyorum. Молись за него, чтобы он встал с постели и смог ходить.
Ne zaman güçten düşsem ya da bir hata yapsam seni düşünmek, ayağa kalkıp devam etmemi sağladı. Каждый раз, когда я оступался или ошибался, мысль о тебе заставляла вставать и идти дальше.
Ayağa kalkıp iyi bir amin edelim. Давайте встанем и хором скажем Аминь.
Olanlardan sonra ayağa kalkıp tekrar dans etme düşüncesi... Не могу танцевать после того, что случилось.
Eddie vanalar hakkında bir şey derken Bryce ayağa kalkıp bana doğru ilerlemeye başladı birden. Эдди что-то вещал про клапаны, когда вдруг Брайс встал и направился ко мне.
Ayağa kalktı mı sahiden? Он правда смог подняться?
Her sabah erken kalkıp bir yere gitmek için bir nedeninin olması harikadır. Здорово, когда есть куда идти утром или причина встать с кровати.
Davalı ve vekilleri lütfen ayağa kalkın. Обвинитель и подзащитный, прошу встать.
Erkenden kalkıp bir şeyler yapması gerek. Ведь она должна вставать с постели.
Evet, nişanlılar, kocalar, sevgililer ayağa. Женихи, мужья, любовники - все встаём.
Yani demek oluyor ki, karanlıkta kalkıp üstünü giyindin. Ki, bu da eşini uyandırmak istemediğin anlamına gelir. Значит, ты встал и оделся в темноте, это означает, что ты не хотел будить жену.
Dr. Shepherd, tam da Rachel'ı ayağa kaldırmak üzereydim. Доктор Шепард, как раз поднимала на ноги Рейчел.
Sanki kalkıp kalkmamın hiçbir önemi olmayacakmış gibi. Bir şeyler yapmışım ya da yapmamışım. Будто имеет значение, встану я или нет сделаю что-то или не сделаю?
Herkes Saygıdeğer Yargıç Abernathy için ayağa kalksın. Всем встать, его честь судья Абернети!
Kalkıp eve mi giderler? Люди просто уходят домой?
Sanırım. Umarım, Odo yakında ayağa kalkar. Надеюсь, Одо скоро встанет на ноги.
Konuşurken kakamı yapıyorum ve şimdi de kalkıp onu... Я в процессе и не хочу вставать ради...
Başardılar. Tedavi amaçlı hipotermi ile bir futbol oyuncusunu ayağa kaldırdılar. В Буффало поставили на ноги футболиста, используя терапевтическую гипотермию.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.