Beispiele für die Verwendung von "dünyayı kurtarmakla" im Türkischen

<>
Dünyayı kurtarmakla çok meşguldüm. Мы постоянно спасаем мир!
Sandy dünyayı kurtarmakla meşgul. Сенди занята спасением мира.
Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar. Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть.
Bu masum hayatları kurtarmakla alakalı. А в спасении невинных жизней.
Ama önce, dünyayı fethetmek zorundayım. Но сначала я должен завоевать Землю.
Bu Emily'i kurtarmakla ilgiliydi. Нужно было спасти Эмили.
Tüm dünyayı ağalarına hapsetmişler. Весь мир паутиной опутали.
Hayat kurtarmakla ilgili bir şeyler söylemiştin. Вы что-то говорили о спасении жизней?
Şu anda dünyayı yönetiyor olabilirdin. Ты могла бы править миром.
Hayat kurtarmakla ilgili daha az konuşalım, daha çok hayat kurtaralım. Так, меньше разговоров о спасении жизни и больше спасения жизней.
Bütün dünyayı bize düşman etmeye yetecek kadar kendi insanlarımızı bize düşman etmeye yetecek kadar. Достаточно для того, чтобы натравить мир против нас. наших собственных людей против нас.
Bu beni kurtarmakla ilgili değil. Ben öleceğim zaten. Не меня спасать надо, я уже мертвец.
Serge dünyayı yönetmiyor ki. Серж не правит миром.
Seni kurtarmakla hata ettim ben. Мне не следовало тебя спасать.
"yanlız bir baba, çocuğuyla dünyayı dolaşan, iyi bir şey" "Отец-одиночка, путешествующий по миру с ребёнком, творя добро".
Ruhları kurtarmakla mı ilgili yoksa parayla mı? Это ради спасения душ или денег ради?
Dinle eğer Abaddon olayı eline alırsa en çok istediği şey dünyayı cehenneme çevirmek. Если Абаддон возьмёт верх, её главной задачей будет устроить ад на Земле.
Ancak sakın hata yapma, sen bu dünyayı terk etmeden önce teslimiyetini almam gerekecek. Не совершай ошибку. Я заставлю тебя сдаться, прежде чем ты покинешь этот мир.
Kaçabiliriz, çocuklara dünyayı gösterebiliriz. Сбежать, показать детям мир.
Arzusunun dünyayı değiştirme gücüne sahip olduğu söyleniyor. Говорят, силой воли можно изменить мир.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.