Beispiele für die Verwendung von "duvarların ötesinde" im Türkischen

<>
Bu duvarların ötesinde korku ve endişeden başka hiçbir şey yok. За этими стенами нет ничего, кроме страха и сомнений.
Bu duvarların ötesinde oturan siviller hayatlarını disiplin ve bir amaç uğruna yaşamak yerine tahmin ve varsayımlarla yaşarlar. Обычные люди за этими стенами строят свои жизни на догадках и предположениях, вместо дисциплины и цели.
Reşit olmayan kızları duvarların içinde saklıyorlar. Они прячут маленьких девочек между стен.
Ama Porto şehrinde, UNESCO Dünya Mirası mekanlar, lezzetli şaraplar, misafirperver insanlar ve güzel iklimin ötesinde görülmeyen bazı meseleler var. Однако в этом живописном городе потрясающего вина и гостеприимных жителей можно обнаружить гораздо больше, чем может показаться на первый взгляд.
Bu duvarların arkasındaki insanlar safi köylüden daha fazlası. Люди за его стенами больше, чем простолюдины.
Sıfır noktası yıl ötesinde Seyahat, her iki yönde, Temporal uyanma dağılmakta neden olur. Путешествие дальше лет от нуля, в любом направлении, приведет к дезинтеграции темпорального возмущения.
Orada, duvarların arkasına kadar uzanan bir tünel var. Там есть тоннель, который ведёт за городские стены.
Hindistan cevizli pastanın çok ötesinde ilgilerim var. У меня есть интересы помимо кокосового пирога.
Bu duvarların dışında hiç kimse hiçbir şeyden emin olamıyor. Снаружи этих стен никто ни в чем не уверен.
Hanna, gözlerimizin ötesinde bambaşka bir dünya var. O dünyayı gördüm. Ханна, есть совершенно другой мир, за пределами нашего сознания.
Bu duvarların hazırlanması lazım. Нужно подготовить эти стены.
Bu mesele Bayan Ives'ın da hayli ötesinde. Это выходит далеко за рамки Мисс Айвз.
Seni temin ederim bu duvarların arasında her zaman güvende olacaksın. Даю вам слово в этих стенах вам ничего не грозит.
Hani bütün bunların ötesinde anlamlı bir şey vardı. Что дальше будет что-то хорошее, что-то значимое.
Genelde böyle aletler duvarların içine monte edilir. Большинство устройств установлены на внутренней стороне стен.
Iyi, büyük ötesinde dallas ise, Sonra yep. Если загробная жизнь находится в Далласе, то да.
Duvarların içinde lanetli bir şehir. Boston'dan Washington, D.C.'ye kadar uzanan. Внутри стен - проклятый город, раскинувшийся от Бостона до Вашингтона.
Şehrin ötesinde uzaklarda yer alır. Они лежат далеко вне города.
Başta ben de kuşku duyuyordum, ama bu duvarların içindeyken dışarıdaki o dehşetin dışında kalabiliyoruz. Сначала я тоже не верил, но за этими стенами мы свободны от ужасов мира.
Şu andaki bilimin de çok ötesinde, ama karını iyileştirebilirler. Она выше науки, и она может исцелить твою жену.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.