Beispiele für die Verwendung von "güvenliğini sağlayacak" im Türkischen

<>
Bu sadece IDP'lerin hayatlarını Burmese halkına göstermekle kalmayacak aynı zamanda tüm dünyada uluslararası toplulukların ülkeye barış getirmesi için baskı yapmayı denemelerini sağlayacak. Это поможет донести информацию о ВПЛ до широкой общественности, причём не только Мьянмы, но и всего мира, и правительства других стран смогут оказать давление на правительство нашей страны и заставить его установить в регионе настоящий мир.
Ancak Bakan, bunun sadece kamu güvenliğini korumak amacıyla yapıldığını ve sağlık personelinin görüşlerini özgürce ifade etme hakkına sahip olduğuna dikkat çekti. Однако министр объяснил, что это было сделано в целях обеспечения общественной безопасности и добавил, что медицинский персонал имеет право свободно выражать свое мнение.
Kasabanın etrafında kalkan oluşturup kimsenin burayı bulamamasını sağlayacak. Оно защитит город, его станет невозможно отыскать.
Can güvenliğini garanti ettim. Я гарантировал его безопасность.
Bu bize yeni bir başlangıç sağlayacak. Сегодня у нас появится новая возможность.
Koruma yerel güvenliğini işi, Jedi'ların değil. Защита - обязанность службы охраны, а не джедаев.
Evet, kaçmasına imkân sağlayacak bir patlayıcı düzenek kurmuş. Она взяла взрывное устройство, которое помогло ей сбежать.
Ayrıca Bileştirme Konseyi'nin güvenliğini NSS'in sağlamasına izin verdi. Также дал разрешение NSS на обеспечении безопасности комитета.
Uslanmak istememi sağlayacak çok özel birini bulana dek harika vakit geçirmiştim. Я отрывался так, что понадобился особенный человек который меня вразумит.
Paul'e ailesinin güvenliğini sağlayacağıma söz verdim. Я пообещала Полу защитить его семью.
Bu pasta George'ın senden ayrılmamasını nasıl sağlayacak? Как этот торт поможет тебе вернуть Джорджа?
Batı yanlısı tutumunu göz önünde bulundurursak bence bir şansımız var. Ama can güvenliğini garanti altına alamazsak görüşmeler sürdürülemez. Учитывая его прозападные взгляды, он получит такую возможность, однако нельзя проводить переговоры без гарантий его безопасности.
Sayın Büyükelçi, öncelikli görevimiz.... bu gezegeni savunmamızı sağlayacak teknolojileri ele geçirmektir. Господин посол, нашей главной целью было получить технологии для защиты этой планеты.
Rehinelerin güvenliğini sağlamak kolay olmayacak. Обеспечить безопасность заложников будет непросто.
Onu bulmanı sağlayacak şeyler mi diyorsun? И это поможет вам найти его?
O da ailemin güvenliğini riske atıyor. Он подвергает риску безопасность моей семьи.
Reynard tüm hayallerinin gerçek olmasını sağlayacak. Рейнард сделает все твои мечты реальностью.
Gwen'in güvenliğini iki katına çıkaralım ve Max eve asla yalnız gitmesin. Нужно удвоить охрану Гвен, и Макс едет домой не одна.
Bunun olmasını kim sağlayacak? кто позволит этому произойти?
Diğer adresin güvenliğini ben sağlarım. Я обеспечу безопасность следующего места.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.