Beispiele für die Verwendung von "ikisinin de" im Türkischen

<>
Almanlar en üstte, Yahudiler ortada, zavallı Çekler ikisinin de altında. Выше всех немцы, евреи посредине, а бедные чехи ниже всех.
Ve ikisinin de cevabı aynı olacak: И ответом на оба вопроса будет:
Metresinin gücü olduğu sürece, ikisinin de hayatları güvende değil. Обе они в опасности, пока эта наложница у власти.
Ve ikisinin de durumu kötüye gidiyor. И они оба становятся все хуже.
Birinin emniyeti bozuk, ikisinin de kayıp, efendim. У этого ещё один пулемёт накрылся. И два пропали.
Beck kendi şirketini yönetmiş olur ikisinin de değeri artar, herkes kazanmış olur. Бэк станет руководить собственной компанией. Акции обоих компаний вырастут, все в выигрыше.
Sonra ikisinin de kaderine karar vereceksin. И вы решите судьбу их обоих.
Zolotov öldürülünce ikisinin de kayıpları büyük olmuş. Они оба многое теряли со смертью Золотова.
Ne olduğunu saklamak için ne kadar soslasam da ikisinin de ağzına balık sokamadım. Я не могла их обоих заставить съесть рыбу, даже залив её соусом.
Yani bence ikisinin de artı ve eksileri var. В смысле у обеих есть плюсы и минусы.
Her ikisinin de tedavisi şelasyon. Оба лечатся хелатированием. Прекрасная работа.
Öğretmenler ve öğrencilerin ikisinin de işbirliğine ihtiyacımız var. Учителя и ученики должны вместе стремиться к этому.
Öyleyse ikisinin de gitmesine izin vermeyiz. Тогда мы не дадим им уйти.
Ayrıca ikisinin de buraya giriş izni var. И у них обоих есть доступ сюда.
Bu vakada bebek anemik, Anemi, her ikisinin de konjestif kalp yetersizliğine sebep oluyor. В этом случае ребенок анемичен, и анемия вызывает хроническую сердечную недостаточность у них обоих.
Biraz saygı istiyorsan, o ikisinin de işini bitir. Хотите, чтобы вас уважали? Убейте этих двоих!
Bir keresinde ben de tam içeri girdiğimde ebeveynlerimin her ikisinin de aynı adamla seviştiğini görmüştüm. Я однажды видел, как мои родители занимались любовью с одним и тем же парнем.
Çoğu şiddet üzerine, her ikisinin de oldukça çok sabıka kaydı var. На обоих имеются обширные досье, в основном связанных с актами насилия.
Yan yana evlerde yaşıyorlarmış ve ikisinin de kırmızı kamyoneti varmış. Они жили по соседству, и оба имели красные пикапы.
Irisa'yı buraya getirdiğin anda ikisinin de yaşam değerleri stabil oldu. Как только ты её привела, они оба стали стабильны.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.