Beispiele für die Verwendung von "kasıtlı olarak" im Türkischen

<>
Kasıtlı olarak güçleri kesildi. Они были намеренно отключены.
Kasıtlı olarak zehirlenmiş olabilir mi yani? Яд? Так может это убийство?
Biri bunu ona kasıtlı olarak yapmış. Кто-то сделал это с ним намеренно.
Bu kasıtlı olarak yapılmış. Это было сделано намеренно.
Melanie'ye kasıtlı olarak mı aşırı doz verdin? Вы нарочно дали Мелани слишком большую дозу?
O zehri kasıtlı olarak bıraktın değil mi? Не ты ли нарочно оставил тот яд?
O zaman kasıtlı olarak yalan ifade verdiğini var sayıyorum. Тогда, капитан, вы намеренно дали ложные показания.
Vezirini kasıtlı olarak vermişti bu hamlesi o kadar şok edici ve şaşırtıcıydı ki Levitsky arkasında yatana anlayamadı. Он намеренно пожертвовал ферзем, ход настолько шокирующий и неожиданный, что Левицкий так и не оправился.
Askeri başsavcı aynı zamanda, hayatta kalan subayların kasıtlı olarak tahkikattan önemli bilgileri sakladıklarına inanıyor. Военный прокурор также считает, что выжившие офицеры сознательно скрывают жизненно важную информацию от следствия.
Beni kasıtlı olarak aldatıyorsunuz. Вы преднамеренно меня обманываете.
Söylenenlere göre, Irak'taki müdahalelerini durdurması için ABD'ye bir mesaj olarak, bugün IŞİD tarafından infaz edilen James Foley. По сообщениям, Джеймс Фоули был вчера обезглавлен ИГИЛом в качестве послания США с требованием прекратить интервенцию в Ираке.
Kasıtlı değildi, seni temin ederim. Уверяю вас, я не специально.
Diğer taraftan, bugün Başbakan Ma Ying - Jeou tarafından yönetilen hükümet ('da görevden ayrılacak) "nükleersiz bir yuva" görüşünü ekonomik büyümeye bir engel olarak görmeye devam ediyor. Тем не менее действующее правительство во главе с президентом Ма Инцзю (который должен оставить свой пост в году) по - прежнему считает, что идея "Родина без ядерной энергии" является препятствием для нормального экономического развития страны.
Hayır, bu kasıtlı yapılmış. Нет, это было преднамеренно.
BM İnsan Hakları Konseyi'nin önerisi üzerine, "albinizmli bireyleri özel gereksinimli özel ilgi bekleyen özel bir grup olarak düşünmeyi sağlayan sivil toplum örgütlerine yönelik olarak", Genel Kurul Haziran'ı Uluslarası Albinizm Farkındalık Günü ilan etti. По рекомендации Совета по правам человека ООН Генеральная Ассамблея объявила июня Международным днем распространения информации об альбинизме, "в ответ на призывы организаций гражданского общества, выступающих за то, чтобы лица с альбинизмом рассматривались в качестве отдельной группы с особыми потребностями, требующей особого внимания".
Bu bilinçli, kasıtlı davranış. Это сознательное, преднамеренное поведение.
Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar. Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть.
İyi, bunların hepsi kasıtlı. Ну, все было умышленно.
Evlenme teklifi olarak kulağa daha iyi geliyorsa evlenme teklifi diyelim. Если лучше звучит в качестве предложения, тогда это предложение.
Kasıtlı mı söyledi acaba? Это было нарочно сказано?
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.