Beispiele für die Verwendung von "teslim edeceğim" im Türkischen

<>
Adres var ama kime teslim edeceğim yazmıyor. Тут есть адрес, но нет имени.
Evet, onu ve delilleri teslim edeceğim. Да, передадим им его и доказательства.
Paketi kendim teslim edeceğim. Я сам доставлю посылку.
Seni seviyorum ama biraz daha kalırsam ruhumu teslim edeceğim. Я люблю тебя. Но я умру, если останусь.
Şerifin eline teslim edeceğim. Пусть шерифы сами разбираются.
Ama onu yetkililere teslim edeceğim. Но я сдам его властям.
Stark kızlarını, annelerine teslim edeceğim. Я верну девочек Старков их матери.
ayımı burada, bu kentin her santimetrekaresini araştırarak harcadım. Frot'u bulacağım, ve onu teslim edeceğim. За месяцев я обследовал каждый квадратный сантиметр в Кейптауне, я найду Фроста и приведу его.
Doğumdan sonraki saat içinde aklı ve bedeni sağlam hâlde teslim edilmeli. Он должен быть доставлен в целости в течение часов после рождения.
Oraya götürüp gün batımında teklif edeceğim. - Harika! Я отведу её туда и сделаю предложение на закате.
Psikolojik Operasyonlar biriminin Irak Birliklerinin üzerine bıraktığı Amerikalılara teslim olurlarsa güvenli geçiş hakkı verileceğini yazan kağıtlar. Это дерьмо было сброшено на иракские войска. Там обещается безопасный проход всем тем кто сдаться Американцам.
Bu savaş sayesinde çok daha dinamik ve güçlü bir ülke inşa edeceğim! Я сделаю нашу республику моложе, сильнее! С помощью этой войны.
Bir seferinde, teslim olduğum şey heykel çıkmıştı. Однажды я сдался, а это оказалась статуя.
A'yı durdurmada sana yardım edeceğim, bunun için senden izin istemiyorum. Я собираюсь помочь остановить Э. И я не спрашиваю твоего разрешения.
Bu adamı polise teslim etmek gibi bir niyetim olmadığı belli. Очевидно, что я не собираюсь сдавать этого человека полиции.
Ve bunu yaptığında onları kullanarak Berk'i yok edeceğim. И когда ты закончишь, я уничтожу Олух.
Dünyayı şeytanın oğluna teslim ederek mi? Отдав землю в руки сына дьявола?
Kusura bakmayın, ama sizden bunu imzalamanızı rica edeceğim. Извините, но мне придется попросить вас подписать это.
Kumandan değişikliği olması durumunda, protokolü size şahsen teslim etmemizi gerektiriyor. В связи со сменой командования, протокол требует доставить это лично.
Ünlü biri olmana yardım edeceğim. Я помогу тебе стать звездой.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.