Beispiele für die Verwendung von "teslim olursan" im Türkischen

<>
Sense ellerin havada teslim olursan yedi yıl yatabilirsin. Выходи с поднятыми руками, получишь лет максимум.
Ancak kendin teslim olursan sana yardım edebilirim. Я смогу помочь только если ты сдашься.
Hemen teslim olursan şüphelenebilir. он может что-нибудь заподозрить.
Doğumdan sonraki saat içinde aklı ve bedeni sağlam hâlde teslim edilmeli. Он должен быть доставлен в целости в течение часов после рождения.
Müziğin her zaman sana yardımı olur. Ne yaşıyor olursan ol... Музыка всегда помогает, не важно через что ты проходишь.
Psikolojik Operasyonlar biriminin Irak Birliklerinin üzerine bıraktığı Amerikalılara teslim olurlarsa güvenli geçiş hakkı verileceğini yazan kağıtlar. Это дерьмо было сброшено на иракские войска. Там обещается безопасный проход всем тем кто сдаться Американцам.
Fiona, yolda bir mektup bulacak olursan, üstünde adresi ve pulu olan bir mektup onu ne yaparsın? Фиона, если вы найдете письмо, с адресом и маркой, то что вы с ним сделаете?
Bir seferinde, teslim olduğum şey heykel çıkmıştı. Однажды я сдался, а это оказалась статуя.
Ve tüm bunlar bitiğinde, eğer hala hayatta olursan, o zaman soruşturmanı yaparsın. А когда всё закончится, если ты ещё будешь жив, можешь расследовать сколько-угодно.
Bu adamı polise teslim etmek gibi bir niyetim olmadığı belli. Очевидно, что я не собираюсь сдавать этого человека полиции.
Yalan söyleyecek olursan, bunu anlarım. Я выясню, если ты лжешь.
Dünyayı şeytanın oğluna teslim ederek mi? Отдав землю в руки сына дьявола?
Nerede olursan ol, daha nice mutlu doğum günlerine. С Днём рождения, где бы ты ни была.
Kumandan değişikliği olması durumunda, protokolü size şahsen teslim etmemizi gerektiriyor. В связи со сменой командования, протокол требует доставить это лично.
Yani nükleer bir katliamdan sonra hayatta kalan tek erkek olursan türün devamlılığını sağlayabileceksin, öyle mi? Если ты один выживешь после ядерной войны, ты сможешь возродить жизнь на планете. Для этого?
Silahını teslim ettin mi? Вы сдали свое оружие?
Virginia, ne zaman hazır olursan. Вирджиния, приходите, когда сможете.
Elizabeth Keen neden teslim olduğunuzu biliyor mu? Элизабет Кин знала, почему вы сдались?
Eğer herhangi bir yakınında olursan, seni öldürür. Если ты будешь поблизости, оно убьет тебя.
Yanımda bir şey yok ama suçluyu teslim ettikten sonra... С собой ничего, но когда я доставлю преступника...
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.