Beispiele für die Verwendung von "yanına" im Türkischen

<>
Daha önce de yemekte insanların yanına oturdum ben. Я уже сидела рядом с людьми за ужином.
O da Vanessa'yı ve bebeği yanına aldı. Bakıcımız hasta olunca buraya geldik. Она взяла с собой Ванессу, а нянька болеет, поэтому вот...
Hemen şimdi onun yanına gidip seni affetmesini isteyebilirsin. Сходи к нему прямо сейчас и попроси прощения.
Ve sen de ayarlama yapılır yapılmaz annenin yanına gönderileceksin. А тебя отправят домой к матери как можно скорее.
O mavi gözlerini al ve kızın yanına git. Захвати свои голубые глаза и иди к ней.
Hadi canım git babacığının yanına otur ve uslu bir kız ol. Подружка, иди сядь к своему папочке и будь славной девочкой.
Ama onun yerine gitmeyi ve yanına gelmeyi tercih ettim. Но я выбрал уйти и отправиться домой к тебе.
O yüzden yarın seni yanına, vedalaşmaya götüreceğiz. Поэтому завтра мы отведём тебя с ней попрощаться.
O adamı bir sebepten ötürü yanına aldı. Он забрал этого мужчину по своей причине.
Los Angeles'ta birkaç ay ay süren dublörlük deneyimi ardından buraya annesinin yanına taşındı. После нескольких месячных выездов в Лос-Анджелес, переехала туда на постоянное жительство вместе с матерью.
Şimdi bu paha biçilmez Faberge paskalya yumurtasını ortaya koyacağım, yeni doğmuş, hemofili çocuğumun yanına. Осталось только поместить бесценное яйцо работы Фаберже в центр композиции, рядом с моим новорождённым сыном-гемофиликом.
Simmons'ı al yanına ve gaz maskesi kulansan iyi olur. Возьмите с собой Симмонса, и вам понадобится маска.
Şimdi yanına gidiyorum ama o zamana kadar bu işi kamuya duyurmalıyız. Я иду к нему, но пока надо предать всё огласке.
Billy Olson bu resimlerin yanına hayvan resmi koyup hangisi daha çekici diye oylama yapmayı teklif etti. Билли Ольсон предлагает поставить эти фото рядом с портретами домашних животных. И устроить голосование кто сексуальнее.
Sonra, O 'Malley kaçmak istedi ve çocuklardan birini yanına aldı. О 'Мейли пытался убежать, взял одного из мальчиков с собой.
Her cinayette kurbanının yanına kanlı bir keçi kafası bırakıyormuş. Он всегда оставляет окровавленную голову козы рядом с жертвой.
Gustav Krupp, adının Albert 'inkinin yanına basılmasını istiyor mu? Вопрос: окажется ли имя Густава Круппа рядом с именем Альберта?
Bilinen en değerli taşı saklamak için hiç gözden kaçmayacak zenginliklerin yanına saklamaktan daha iyi bir yer var mıdır? Где еще спрятать самый ценный камень, как не рядом с сокровищами, на которые все будут смотреть?
Her cesedin yanına da bir tane gümüş zil yerleştiriyordu. А рядом с каждым телом он оставлял серебряный колокольчик.
Uyuşturucu kullanmış olan zavallı Bay Lester, Bay Wu Ling'in cesedinin yanına bırakılıyor. Безнадежно отравленного наркотиками бедного месье Лестера кладут рядом с телом месье Ву Линга.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.