Exemples d'utilisation de "Anlıyorum" en turc

<>
Benim gibi düşünmek ya da hareket etmenin geleneksel olmadığını anlıyorum. Bunu çok iyi anlıyorum. Понимаю, что сейчас не в моде думать и делать так, как я.
Kendall, indirim şirket için çok önemli anlıyorum ama indirimin sağlanış biçiminden hiç de memnun değilim. Кендалл, я понимаю, что компании выгодны скидки. Мне лишь не нравится способ их получения.
Anlıyorum ama az önce bir güvenlik kamerası görüntüsü buldukları söyledin. Да, но ты сказал, что они нашли видео...
Ohh, anlıyorum ama zaten yapmaya çalıştığım şey de bu. А, понятно, так я это и пытаюсь делать.
Kim'in seni neden doğal bir hazine diye tanımladığını anlıyorum. Теперь я вижу, почему Ким назвала тебя сокровищем.
Bunu çok iyi anlıyorum ama kendimi daha iyi hissederim. Я всё понимаю но так мне будет намного легче.
Anlıyorum, ama onun bir kalbe ihtiyacı var yoksa ölecek! Знаю, но ей нужно это сердце или она умрёт.
Peter Burke'ün gerçekten kaçmakta olduğunu doğru mu anlıyorum? Я правильно понял, Питер Бёрк в бегах?
Ama şimdi anlıyorum ki, beni hiç kimse koruyamaz. Но теперь я вижу, что никто не может.
Anlıyorum, ama eğer halkın daha az eğitimli üyeleri ortaya çıkarsa. Я все понимаю, но что если придут менее образованные люди?
FDR'ın * Pearl Harbour'dan sonra ne hissettiğini şimdi anlıyorum. Теперь я знаю, что чувствовал Рузвельт после Пёрл-Харбора.
Patronunun kocasının katil olduğunu kanıtlaman gerekiyor bu yüzden şu an kendin için endişelenecek vaktin yok, anlıyorum. Ты помогаешь боссу доказать, что её муж- убийца, тебе некогда волноваться о себе. Я понял.
Anlıyorum, ama şu an çok meşgulüm, bu yüzden... Ясно, но сейчас я вроде занят, так что...
Anlıyorum ama bu benim yetki alanımda değil. Понимаю, но это вне моей юрисдикции.
Şimdi Kai ile neden o kadar ilgilendiğini anlıyorum. Теперь я понимаю, почему тебя интересовал Кай...
Anlıyorum, ben de üniversitedeyken biraz oynamıştım. Да, я играл в колледже немного.
Anlıyorum, ama bu hırsızın yakalanması gerek. Понятно, но этого парня нужно поймать.
Ama ben şöyle anlıyorum ki bundan sorumlu olan adam öldü. Но, насколько я понимаю, ответственный за это мёртв.
Her ikisi de anlam ifade eden iki taraf arasında seçim yapman gerektiğini anlıyorum. Тебе пришлось выбирать между двух сторон, которые обе что-то значили. Я понимаю.
Ne demek istediğimi anlıyor musun? - Anlıyorum da birisinin gelip kafama bir kürek geçirmesini bekliyorum. Думаю, понимаю, и хочу, чтобы кто-то, сейчас дал мне лопатой по голове...
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !