Sentence examples of "hareket ediyorlar" in Turkish

<>
Ama hızlı hareket ediyorlar ve arkalarında fazla iz bırakmıyorlar. Они очень быстро двигаются. И почти не оставляют следов.
Tekrar aynı sedanla hareket ediyorlar. Они поехали дальше. Седан тоже.
Hem konuşuyor hem de hareket ediyorlar. Они и так говорят и двигаются.
Yurttaş kollektifleri halkı etkileyen konularda tartışmak ve birlikte hareket etmek amacıyla halk toplantıları, komisyonlar ve iş gurupları aracılığıyla çalışmaya devam ediyor. Гражданские сообщества продолжают действовать посредством народных собраний, комиссий и рабочих групп. Это позволяет им обсуждать затрагивающие население страны темы и действовать сообща.
Evet, idam cezalarını burada infaz ediyorlar. Ага, вот где они делают казней.
Oswald yalnız hareket etmiş, benekli elbiseli kız falan. Освальд действовал в одиночку. Девушка в платье в горошек.
Böyle okullar inşa etmeye yardım ediyorlar. Они помогают строить школы подобные нашей.
Hareket ediyordum ve geri kalan her şey donmuştu. Я двигалась, а всё вокруг словно замерло.
Biliyorsunuz sigaranın sizin için kötü olduğunu iddia ediyorlar ama bunu kanıtlamak için hiç medikal kanıtları var mı? Знаете, говорят, что курение вредит здоровью, но есть ли медицинские данные, подтверждающие это?
Peki, o zaman hızlı hareket etmeliyiz. Ну, тогда мы должны двигаться быстро.
Cezaevi çalışanlarını da kontrol ediyorlar. Тюремных работников они тоже проверяют.
Çok ama çok hassas hareket etmeliyiz. мы должны действовать очень очень осторожно.
DNA'yı kontrol ediyorlar. Они проверяют ДНК.
Ambrose, hareket edebiliyor musun? Эмброуз, вы можете двигаться?
Romalılar izlerini bırakmaya devam ediyorlar ve arenalarını inşa ediyorlar. Римляне продолжают покидать свой след и построить свой цирк.
Daha fazla hareket etmelisin. Тебе нужно больше двигаться.
Jonas ve Teal'c SG-3 ve'e ön tarama için yardım ediyorlar. Джонас и Тилк помогают SG-3 и начать предварительный осмотр местности.
Isı, hareket ve ışığa ihtiyacın var. Тебе нужно тепло, движение и свет.
Hasta kayıtlarını kontrol ediyorlar. Они проверяют записи пациентов.
Hızlı, sert ve kararlı bir şekilde hareket etmeliyiz. Мы должны предпринять быстрые, твердые и решительные действия.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.