Sentence examples of "рассказать" in Russian

<>
Мы хотим создать их образы как людей, рассказать их собственные и своеобразные истории. Onları birer insan olarak göstermek istiyoruz, onlar hakkında ve onlara özel hikâyeler yazmak istiyoruz.
Хочешь, расскажи сам, детка, или мне рассказать? Sen anlatmak ister misin, aşkım yoksa ben mi anlatayım?
Хочешь рассказать, как прошёл твой день? Sen gününün nasıl geçtiğini anlatmak ister misin?
Это тоже собиралась рассказать? Onu da söyleyecek miydin?
Она хотела нам рассказать, но ты её вышвырнула. Bize anlatmaya çalıştı, fakat sen onu dışarı attın.
Если Уолт что-нибудь найдет, ты должен рассказать Нилу. Eğer Walt herhangi bir şey bulursa Neal'a da anlatmalısın.
Вот эта, бабуля, может рассказать, что произошло. Bu, yani Maw Maw, bize her şeyi anlatabilir.
Я кое-что должна рассказать тебе о сестре Клеофас. Sana Cleophas ile ilgili bir şey söylemem lazım.
Обычно люди хотят рассказать мне правду. İnsanlar genelde bana doğruyu söylemeyi isterler.
Можно рассказать сегодня за ужином. Bu akşam yemekte ona söyleyebilirsin.
Что заставило тебя рассказать Скотти? Seni Scottie'ye söylemeye iten neydi?
Мне захотелось вам рассказать. Bunu seninle paylaşmak istedim.
Не хочет ли Бо рассказать всему классу, зачем это ей планировать начало войны? Peki Bo neden savaş başlatmak istediğini sınıfın geri kalanına da anlatmak ister mi acaba?
Ты хочешь позвонить ночью Расселу в стельку пьяная и рассказать, какую огромную ошибку ты совершила? Bu gece Russell'ı sarhoş olarak arayıp ne kadar büyük bir hata yaptığını ona söylemek ister misin?
Ты вызвала меня, чтобы рассказать, чем это не является? Abdominal epilepsi değil. Hastalığın ne olmadığını söylemek için mi çağrı attın?
Малыш Сэмми пытался мне рассказать. Ufak Sammy sürekli söylemeye çalışıyordu.
Но теперь ты должна мне всё рассказать. Ama şimdi her şeyi anlatman gerek bana.
Если вопрос касается личности доктора, я много могу рассказать. Soracağınız soru doktorun karakteriyle ilgiliyse, söyleyeceğim çok şey var.
Можешь нам о нем что нибудь рассказать? Bize onunla ilgili bir şeyler anlatabilir misin?
Не терпится рассказать Монике. Monica'ya söylemek için sabırsızlanıyorum.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.