Sentence examples of "угрожает" in Russian

<>
Кто угрожает моей семье? Ailemi kim tehdit ediyor?
Она угрожает национальной безопасности. Ulusal güvenliği tehlikeye attı.
Когда пациент угрожает, это всегда повод для беспокойства. Bir hasta gözdağı verirse, her zaman endişelenmen gerekir.
Ядерное оружие угрожает каждому человеку на Земле. Nükleer silahlar dünyadaki her insanı tehdit ediyor.
И как он угрожает демократическому государству. Ve bunun demokratik hükûmette yarattığı tehdit.
Мне скоро рожать, а злая волшебница угрожает будущему моего ребенка. Doğum yapmak üzereyim ve kötü bir büyücü çocuğumun hayatını tehdit ediyor.
Сначала я должен узнать кто угрожает семье Грейсонов. Önce Grayson'un ailesini kimin tehdit ettiğini bulmam gerek.
И угрожает открыть все их секреты. Ve sırlarımızı ifşa edilmekle tehdit edildik.
Захир угрожает невинным жизням, только чтобы добраться до меня. Zaheer sırf bana ulaşmak için masum insanların hayatını tehdit ediyor.
Дурак, взявший оружие, угрожает лишь себе. Kollarını kaldıran bir aptal sadece kendine zarar verir.
Так, Дон, какие-то наводки на то, кто угрожает Дороти? Don, Dorothy'yi kimin tehdit ettiğine dair herhangi bir ipucu var mı?
Мой пиринговый интернет угрожает бизнес-модели "Холи", построенной на коробке. Bence benim merkeziyetçi olmayan internetim, Hooli'nin kutu iş modelini tehdit ediyor.
Кое-кто угрожает моей дочери. Birisi kızımı tehdit ediyor.
Звонивший хочет пойти в полицию, но Кемаль угрожает ему. Diğer adam polise gidelim diyor ama Kemal adamı tehdit ediyor.
Он угрожает спалить дом. Evi yakmakla tehdit ediyor.
Он угрожает пристрелить девочку. Kızı vurmakla tehdit ediyor.
Я должен остановить серийного убийцу, особенно если он угрожает тому, кто мне небезразличен. Eğer şehirde bir katil varsa onu durduracağım. Özellikle önemsediğim biri için tehlike arz ediyorsa. Billy.
Это обезоружит несущего свет, того, кто угрожает тьме. Bu karanlığı yok etmekte tehdit eden ışığın getiricisini yok edecek.
Кто-то угрожает моей семье. Birileri ailemi tehdit ediyor.
Он угрожает предъявить обвинение против тебя. Sana karşı dava açmakla tehdit ediyor.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.