Sentence examples of "устоит перед" in Russian

<>
Верно, ни одна женщина не устоит перед моим обаянием. Doğru, şu görünüşe bakıp tutulmayacak tek bir kadın yoktur.
Даже хладнокровный убийца не устоит перед силой любви. Soğukkanlı bir katil bile olsa âşka karşı duramaz.
Ни одна не устоит перед его влекущим запахом. Hiç bir kadın davetkar bir kokuya karşı koyamaz.
Ни один мужчина не устоит перед ними. Hiç bir erkek onların çekiciliğine karşı koyamaz.
Независимое агентство новостей Animal Politico сообщает о том, что перед смертью Адаме несколько раз получал в свой адрес угрозы с требованиями прекратить журналистскую деятельность. Bağımsız haber kaynağı Animal Político, cinayet öncesi Adame'ın birçok kez haberciliği bırakması üzerine tehdit aldığını yazdı.
Временное правительство устоит, только если его поддержит армия. Geçici hükümet, sadece ordu kendilerini desteklerse karşı koyacaktır.
Парламентарии намерены внести изменения, допускающие до участия в выборах кандидатов, чей возраст не достиг лет и превышает лет, настаивая на том, что действующий закон противоречит статьям и Конституции, согласно которым все граждане Уганды равны перед законом. Kanun yapıcılar, bu maddenin Anayasanın bütün Ugandalıların kanun karşısında eşit olduğunu öngören. ve. maddeleriyle ters düştüğünü savunarak yaşından küçük ve yaşından büyük adayların da seçime katılmalarını mümkün kılmak istiyor. Bu durumu eleştirenler ise bu tasarının yalnızca Museveni'yi hayat boyu cumhurbaşkanı yapabilmek için öne sürüldüğünü düşünüyor.
Да и какая девушка устоит? Yani hangi kız istemez ki?
Слоны перед Королевским дворцом Kraliyet Sarayı'nın önünde filler.
Ни одна девушка не устоит. Buna hangi kız direnebilir ki?
Не вздумайте выставить меня перед Норой в плохом свете, иначе я использую компромат на каждого из вас. Beni Nora'nın karşısında mahçup duruma düşürürseniz şunu unutmayın ki hepinizin kirli çoraplarını biliyorum ve bunları ortaya dökmekten çekinmem.
Кот перед таким не устоит. Kedinin karşı koyamayacağı bir şey.
Перед тем, как он врезался в дерево? Arabayı ağaca doğru sürmeden önce mi? Evet.
Когда они узнают, что Вы были пьяны перед убийством? Adam ölmeden önce körkütük sarhoş olduğunuzu öğrenince? -Dur bakalım.
Поставь эти коробки перед окном. Bu kutuları pencerenin önüne taşı.
Перед тем, как заняться этой аппетитной птицей у нас сегодня несколько почетных гостей. Şimdi, şu lezzetli kuşu yemeye başlamadan önce bugün aramızda olan onur konuklarımıza bakalım.
Мне бы хотелось перед уходом зайти к прислуге. Gitmeden önce alt kattaki çalışanlarla da tanışma isterim.
Думаю, надо выпить чашечку кофе перед отъездом. Gitmeden önce sıcak bir kahve içersek harika olur.
Тренер нам запрещал секс перед важными играми. Koç büyük oyun öncesi seks yok derdi.
Директор Спаркс отключил следящее устройство перед тем как уехать из города, а его бывшая жена нет. Müdür Sparks, kasabadan çıkmadan önce aracındaki takip cihazını etkisiz hale getirmiş. Ama eski karısınki hâlâ çalışıyor.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.