Sentence examples of "ödülü kazandı" in Turkish
"İnsanın Kaderi" 1959 Moskova Film Festivali'nde ana ödülü kazandı ve Bondarçuk'un kariyerinde önemli bir adım oldu.
Фильм "Судьба человека" в 1959 году был удостоен главного приза на Московском кинофестивале и открыл режиссёру путь в большое кино.
Çeşitli ödüller kazanan albüm; 2005 Grammy Ödülleri'nde Yılın Şarkısı kategorisinde ödülü kazandı.
Удостоена нескольких наград и номинаций, включая Грэмми в категории Лучшая песня года (2005).
Winston 1972'de kendi şirketi Stan Winston Studio'yu kurdu ve "Gargoyles" filmindeki efekt çalışmasıyla Emmy Ödülü kazandı.
В 1972 Уинстон создал свою компанию Stan Winston Studio и выиграл "Эмми" за свою работу над телефильмом "Гаргульи".
Nisan 2016'da Baekhyun "Güney Koreli En Popüler Sanatçı" olarak YinYueTai V-Chart ödülü kazandı.
В апреле того же года, Бэкхён получил награду YinYueTai V-Chart как самый известный певец в Южной Корее.
Şarkı 1986 Grammy Ödülleri'nde "En İyi Bayan Pop Vokal Performansı" dalında Grammy ödülü kazandı.
За эту песню Хьюстон получила в 1986 году премию "Грэмми" за лучшее женское вокальное поп-исполнение и American Music Award в категории Favorite R&B / Soul Video.
Snow Patrol, üç kez BRIT Ödülü'ne aday gösterildi ve bir kez Meteor Müzik Ödülü kazandı.
Snow Patrol были выдвинуты в трех номинациях BRIT Awards и выиграли пять Meteor Ireland Music Awards.
2002'de Christina Aguilera Ricky Martin'le düet yaptığı "Nobody Wants to Be Lonely" aday gösterildi, ancak ödülü diğer bir aday şarkısı "Lady Marmalade" ile kazandı.
В 2002 году Кристина Агилера была номинирована вместе с Рики Мартином за песню "Nobody Wants to Be Lonely" и получила награду за песню "Lady Marmalade".
Birçok internet kullanıcısı Mukwege'nin çalışmasının Nobel Ödülü ile ödüllendirilmesini istiyor.
Многие пользователи Интернет хотели бы, чтобы Муквеге получил и Нобелевскую премию.
Sana şunları söylemeye geldim. Ödülü veya övgüyü başkasıyla paylaşmak istemiyorsan bu konuda sana yardımcı olabilirim.
Я позволю себе предположить, что ты не хочешь делить награду и славу с другими.
Bombay'ın kenar mahallelerinin, yaşındaki ve eğitimsiz genci Jamal Malik, finale çıkmaya hak kazandı.
Джамаль Малик, необразованный -летний парень из трущоб Мумбаи, выигрывает, как талантливый игрок.
Buraya bir sürü edebiyat ödülü ve büyük umut vaat ederek gelmiştin.
Ты появился здесь с кучей литературных премий, весь такой перспективный.
Örnek bir hizmet kaydı, .Afganistanda iki cesaret sonucu alınan ödülü de var.
Образцовый послужной список, в том числе две награды за храбрость в Афганистане.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert