Exemplos de uso de "Şekilde" em turco

<>
Kimyasal ikizlerin de değiştirilebileceği gayet açıktır. Peki ama, kaç farklı şekilde? Химический баланс постоянно меняется, но каким образом, в какой степени?
Başkan bir şekilde Kirby Üssünden bir kasa askeri seviye silah ele geçirmiş. Каким-то образом Мэр прибрал к рукам ящик военного оружия из лагеря Кирби.
O hüzünlü şarkıları oldukça duygusal bir şekilde çalardı. Он с таким чувством играл эти грустные песни...
Ruslar bir şekilde onu çıkarmış olmalı. Должно быть русские как-то вытащили его.
Beni bu şekilde ikna edebileceğini sanıyorsan, çok yanılıyorsun. Если думаешь убедить меня таким образом, ты ошибаешься!
Buradaki bana acayip bir şekilde senin yatak odanın kapısını hatırlatıyor. А вот этот напоминает дурацкое украшение на двери твоей спальни.
Onu tanıyana kadar bir erkeğin o şekilde sevişebileceğini hiç düşünmemiştim. Я никогда не думал, что мужчина может вот так.
bunu sana en nazik şekilde söylemeye çalışacağım. Я постараюсь сказать это как можно любезнее.
Bu işi başka şekilde de çözebiliriz Bay Cochran. Есть другой способ разрешить это, мистер Кокран.
Tavşan Brick'i düzeltmedi.... ama bizleri hiç beklenmedik.... şekilde bir araya getirdi. Кролик абсолютно не помог Брику, но он сблизил нас довольно-таки странным способом.
Biliyorum ama iki şekilde de beni kovacak. Знаю, но иначе он уволит меня.
Bu işi güvenli şekilde yapabilen kişi sayısı bir elin parmağını geçmez. Я могу пересчитать на пальцах количество людей которые проделали это безопасно.
Yaraları en iyi şekilde sarmaya çalış. Onları başka bir yerde tedavi etmemiz lazım. Заткните раны, как можете, но лечить их нам придется где-то еще.
Tanrı'nın bizi bu şekilde yaratmasının bir sebebi var. Есть причина, почему Бог создал нас такими.
Onları ister burada tutalım, ister salalım, her iki şekilde de hayatları tehlikede. Будем держать их здесь или отпустим, мы в любом случае рискуем их жизнью.
yıllardır bölgenin dışıyla iletişime geçmenin planını yapıyorum güvenli bi şekilde nereye ineceğimizin, gizleneceğizin, ve kalacağızın.. Я годами наносил на карту сеть зон где ты можешь быть в безопасности, расслабится и передохнуть.
Bence iblisin Heather'ın içinden çıkmış olması mümkün. Bir şekilde Melissa'nın içine girmiş. Valizde ne var? Думаю, вполне возможно, что демон выбрался из Хэзер и смог проникнуть в Мелиссу.
Tam olarak uyumlu DNA moleküllerini belirlemeye programlanmış bilgisayarlar bizleri tatmin edecek şekilde insan neslini oluşturmaya kadir olacak. Компьютеры, запрограммированные на подбор нужных молекул ДНК, смогут произвести человеческий род, полностью удовлетворяющий потребностям.
Yıkım yakında başlayacak ve inşaat seri bir şekilde ilerleyecek. Скоро здания снесут, и мы сможем начать строительство.
Polisin seni bir şekilde bulup kurtaracağını. Полиция сможет тебя найти и спасти.
Os exemplos de uso de palavras em diferentes contextos são dados só para fins linguísticos, ou seja, para estudar o uso de palavras numa língua e as suas traduções para outra. Todos os exemplos são colecionados automaticamente em fontes abertas usando tecnologia de pesquisa de dados bilíngues. Se você encontrar algum erro de ortografia, pontuação ou outro erro no texto original ou na tradução, use a opção "Reportar um erro" ou escreva para nós.

Nesta seção, você pode ver como palavras e expressões são usadas em diferentes contextos usando exemplos de traduções feitas por profissionais. A seção Contextos o ajudará a aprender inglês, alemão, espanhol e outros idiomas. Aqui você pode encontrar exemplos com verbos frasais e idiomas em textos que variam em estilo e tema. Exemplos podem ser classificados por traduções e tópicos.

Aprenda línguas estrangeiras, veja a tradução de milhões de palavras e expressões e use-as em sua comunicação por e-mail.