Sentence examples of "şiddet yanlısı" in Turkish

<>
Şiddet yanlısı bir protestocudan gelen tehditleri bahsetmeye layık görmediniz mi? Вы не подумали, что угрозы яростного манифестанта достойны внимания?
Şiddet yanlısı, çılgın insanlarla takılmayı sever, onları dinler miydi? Ему нравилось слоняться здесь и слушать этих жестоких, сумасшедших людей?
Ben şiddet yanlısı değilimdir Annie. Я не жестокий, Энни.
Fazla şiddet yanlısı oldular ve ilişikleri kesildi. Они стали слишком жестокими и были уволены.
Ben şiddet yanlısı biri değilim. Я не склонна к насилию.
Daniel şiddet yanlısı biri değil. Дэниел не склонен к насилию.
Fakat Meksika'da habercilere karşı gösterilen şiddet yeni bir şey değil. Следует отметить, тем не менее, что насилие против журналистов в Мексике - действительно явление отнюдь не новое.
Savaştan önce Rosenberg Ukrayna yanlısı ve Muscovite (Rus) karşıtıydı. До войны Розенберг имел про - украинские и анти - московитские (русские) идеи.
Cinsel şiddet sonrası hayatta kalanlar Panzi Hastanesi'nde sağlanan tedaviyi hoş karşılıyor. Жертвы сексуального насилия в больнице Панци очень ценят все, что делает для них центр.
Sertlik yanlısı biri değilim. я не жестокий человек.
Onlar sadece dikkati çekmek için şiddet kullanan bir grup serseri. Они просто кучка хулиганов, использующих насилие для привлечения внимания.
İkimiz de piyasa yanlısı ve devlet karşıtıyız. Оба рыночники, оба против вмешательства государства.
Darp, aile içi şiddet suçları var. Нападение при отягчающих обстоятельствах, домашнее насилие.
Kendisi sadece yükselen bir yıldız değil aynı zamanda Amerika yanlısı. который не просто восходящая звезда, а также проамериканский политик.
Sıra dışı bir güzelliği var ve adil olmak gerekirse, şiddet kısmı benim fikrimdi. Она изысканно красива, и, справедливости ради, жестокость - была моей идеей.
Kral 'ınızla görüşmeye barış yanlısı olarak geldik. Мы прибыли к королю, с мирными намерениями.
Ortada şiddet belirtisi yok. Очевидных следов насилия нет.
Kürtaj yanlısı da yaklaşık olarak aynı. За выбор - примерно столько же.
Yarınki ayinde, şiddet karşıtı bir vaaz vermek yerinde olur. На завтрашней мессе проповедь против насилия была бы весьма полезна.
Vaino Väljas gibi diğer reform yanlısı komünistlerle birlikte Ruutel, 16 Kasım 1988 tarihinde Yüksek Sovyet tarafından kabul edilen Estonya'nın egemenlik beyannamesinin hazırlanmasında önemli bir rol oynamıştır. Сыграл главную роль в подготовке Декларации о суверенитете, принятой Верховным Советом Эстонской ССР 16 ноября 1988 года.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.