Sentence examples of "şunu bil ki" in Turkish

<>
Ama şunu bil ki bir daha hayatında olmayacağım. Но меня больше не будет в твоей жизни.
Ama şunu bil ki, Zaman Lordu yalnız değilsin. Но знай одно, Повелитель Времени. Ты не один.
Tamam. Ama şunu bil ki, püsküller her zaman senin için burada olacak. Хорошо, но просто, чтобы ты знала - бахрома всегда ждет тебя.
Şunu bil ki, ilişkimiz bitti, Dan! Чтоб ты знал, мы расстаёмся, Дэн!
Ama şunu bil ki, hayatı boyunca senden nefret edecek bir çocuk bırakıyorsun arkanda. Но знайте, скорее всего ваш ребенок будет ненавидеть вас до конца дней своих.
Ama şunu bil ki Brendan, sen doğru olanı yaptın. Позволь сказать, Брендон, ты поступил правильно, понимаешь?
Şunu bil ki, Ellen çok şanslı bir kadın. Послушай-ка лучше меня: Эллен - очень счастливая женщина.
Şunu bil ki seni hep sevdik. Знай: мы всегда тебя любили.
Yalnızca şunu bil ki; eğer adam çok kontrolden çıkarsa, belki senden onu temizlemeni isteyebiliriz. Просто знай, что если он станет неуправляемым, мы можем попросить тебя присмотреть за ним.
Şunu bil ki Delaney! Будь уверен, Делейни!
Bip sesini duyduğun zaman bil ki motoru kapatıyorlar. Если услышишь сигнал, значит двигатель сейчас заглушат!
Ama şunu bil sen hayatımdaki en güzel şeydin. Знай, ты была лучшим в моей жизни.
ama bil ki, uygun bir yaşta. Но, знаешь, это не вопрос.
Eğer benim hakkımda hiçbir şey bilmiyorsan, en azından şunu bil. А если ты обо мне еще ничего не понял, знай:
Olur da üçüncü kez karşılaşırsak, bil ki birileri seni öldürmemi istiyordur. Если встретимся в третий раз, значит, мне велели убить тебя.
Lütfen şunu bil. Bütün boşlukları duymuşumdur. Знай, я расслышал каждую лазейку.
İşler kötüye giderse bil ki etrafımız polislerle çevrili. Если все пойдет наперекосяк, мы окружены копами.
Madem öyle şunu bil ben mükemmel bir insan oldum! И чтоб вы знали, я выросла замечательным человеком!
Ve şunu bil, ben işimin arkasına sığınmıyorum, tamam mı? И знаешь что? Я не прячусь за работу, ясно?
Bize ateş etmeden önce, şunu bil: ziyaretçilere işkence uyguluyorum. Прежде, чем открыть огонь, знай, я пытал пришельцев.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.