Sentence examples of "Açlık çeken" in Turkish

<>
Dışarıda açlık çeken çocuklar var. А в Африке дети голодают.
Kâfi miktarda sırf kendilerine savaşmaları söylendiği için vatanları uğruna savaşıp, şimdi düşük maaşları nedeniyle açlık çeken askerler. Многого для солдат, которые сражались за свою страну, но теперь голодают, оставшись без обещанного жалования.
Açlık çeken son insanlar en başta boğulacak. Последние голодающие будут первыми, кто задохнётся.
Kriz sürerken en büyük acıyı çeken ortalama vatandaş olmakta. От этого кризиса, который продолжается до сих пор, сильнее всего страдают простые мирные жители.
Daha çok açlık çekeceksiniz! Вы будете больше голодать!
Daha en başta onu Mark'a çeken şeyde bu olmalı. Вот что привлекало Марка в ней в первую очередь.
Hastalık, açlık ve zorluklara son vermeyi. Покончить с болезнями, голодом, трудностями.
Lise mezuniyetinde Woo Young'un resmini çeken kişi benim. Я даже фотографировал Ву Янга после его выпускного.
İnsanlar açlık çekiyorlar. Ölüyorlar. Люди голодают, умирают.
Dikkatimi çeken şey söylediği şeylerdi. Моё внимание привлекла одна вещь.
Takip eden birkaç gün boyunca, açlık dürtüsüyle yavrular kıyıya ulaşmayı başarırlar. Следующие несколько дней, движимые голодом, птенцы постепенно перебираются к берегу.
Vahşi hayvanları şehirlere çeken yalnızca yiyeceğin bolluğu değil. Не только обилие пищи привлекает животных в города.
Şimdi neredeyse hiç açlık hissetmiyorum. Я почти не чувствую голода!
Britta acı çeken erkekleri sever. Бритту тянет к страдающим мужчинам.
Açlık Oyunları'ndaki başkan hariç. Кроме этого президента в Голодных Играх.
Belgesel çeken birini tanıyan birini tanıyordum. Такие фильмы снимал знакомый моего знакомого.
Açlık en lezzetli sostur. Голод - лучший соус.
Olmuştu, ama bütün konseri çeken kameraları vardı. Это так, но камеры снимали весь концерт.
Bu güce duyduğu açlık Lana, bunu daha önce de gördüm. Твоя жажда силы, Лана.. я уже видел такое раньше.
Seni New York'a geri çeken o kadın, değil mi? Это она тянет тебя обратно в Нью-Йорк, так ведь?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.