Sentence examples of "Güçlü olmalıyız" in Turkish

<>
Güçlü olmalıyız evet ama... Нам нужно быть сильными.
Tayvan büyük bir güneş pili üreticisi olduğu için, güçlü akülerle birleştirilmiş ucuz güneş panelleri beklentisi bir umut kaynağı. Одна из перспектив развития - дешевые солнечные батареи в сочетании с мощным аккумулятором энергии, так как Тайвань является крупным производителем солнечных батарей.
Biz de aynı derecede hazır olmalıyız. Нам нужно подготовиться таким же образом.
Oltada bir şey yok ama akıntı güçlü. Ничего не поймал, но течение сильное.
Çok daha dikkatli olmalıyız. Нам нужно быть осторожней.
Efendinin sinyali uçuş sistemlerine müdahale edecek kadar güçlü olmalı. Hatta bütün uçağı bile... Сигнал Владыки должен быть достаточно мощным, чтобы заглушить все системы управления полетом.
Ayrıca bir daha öldürmeye meyilli olduğundan da emin olmalıyız. А еще надо убедиться, что он убьет снова.
Rhiannon, nasıl dersiniz, güçlü bir kişiliğe sahip. Ри, он, что называется, сильная личность.
Buna başlamadan engel olmalıyız. Мы должны перехватить инициативу.
Babama en yakın insan Frankia'daki en güçlü insan ve sanki gücü birden genç bir askere vermiş gibi gözüküyor. Человек, приближенный к отцу самый могущественный человек Франкии И получается, что он отдал власть молодому солдату.
Savunma, duvar ol. Sahamıza geçmelerine engel olmalıyız. Защита, вам надо вязать их в центре.
Aşkımız ölümden daha güçlü. Наша любовь сильнее смерти.
Her şey için hazırlıklı olmalıyız. Нужно быть готовыми ко всему.
Bu savaş sayesinde çok daha dinamik ve güçlü bir ülke inşa edeceğim! Я сделаю нашу республику моложе, сильнее! С помощью этой войны.
Enfeksiyona karşı dikkatli olmalıyız. Мы должны остерегаться инфекции.
Öfke güçlü bir his olabilir. Ярость может быть сильной эмоцией.
Ama öncelikle sanırım bazı konularda birbirimize karşı dürüst olmalıyız. Есть несколько моментов, которые нам нужно сперва прояснить.
Aşk biyolojiden de güçlü gençler. Любовь сильнее биологии, ребята.
Sonra, bir Roma ziyafeti var, o yüzden hızlı olmalıyız ve güzel sandaletlerinizi giymeyin. Вечером у римлян банкет, поэтому вы должны спешить. И не надевайте свои лучшие сандалии.
Daha güçlü, daha güvenli, daha kazançlı bir dünya. Yozlaşmayacak bir üst düzey yönetim sayesinde. Более сильный, безопасный и выгодный для нас мир, управляемый посредством неподкупных чиновников высочайшего уровня.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.