Sentence examples of "başkan yardımcılığı" in Turkish

<>
Başkan ve başkan yardımcılığı adaylığı seçimleri için yazısız oylamaya geçilmesini destekliyor musunuz? Я услышу поддержку голосования на основании одобрения за выдвижение президента и вице-президента?
Biraz önce başkan yardımcılığı teklifini kabul ettim. Я только приняла его предложение стать вице-президентом.
Aslında kazanmak için değil. Benden istenen, başkan yardımcılığı için uygun bir aday olmak için yarışmam. Схема в том, что я буду баллотироваться, чтобы стать конкурентоспособным кандидатом на пост вице-президента.
14 Eylül 2014 tarihinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından İletişim ve Medya ile İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı görevine getirildi. 14 сентября того же года он был назначен заместителем председателя партии Кемаля Кылычдароглу по связям со СМИ и коммуникациям.
1920 yılında Uluslararası Olimpiyat Komitesi üyesi oldu ve yürütme kurulundaki pozisyonunu koruyarak 1931'de başkan yardımcılığı görevine getirildi. В 1920 году стал членом МОК, в 1931 году был избран вице-президентом МОК.
Geçtiğimiz yıl Başkan Guelleh'in Beyaz Saray ziyaretinde Başkan Obama'nın dediği üzere: Когда президент Гелле посещал Белый Дом в прошлом году, Обама дал следующее пояснение:
Müdür yardımcılığı işini düşündün mü? Подумала о работе ассистентом менеджера?
Birkaç yıl önce Başkan Seo'ya gizlice aşıktı. Он влюблён в президента уже несколько лет.
Müdür yardımcılığı pozisyonu için mi? Какую? Место помощника руководителя?
Başkan Hanım, gerek kalmayacak. Konuşacak. Мадам президент, этого не потребуется.
1974 yılında Yunanistan'ın demokrasiye geçişi sonrası Konstantin Karamanlis'in kurduğu milli birlik hükümetinde Ticaret Bakan Yardımcılığı görevine getirildi. В 1974 под правлением Правительства Национального Единства Константиноса Караманлиса, и был назначен заместителем министра коммерции.
Başkan aramayı bu öğlen yapacak. Президент примет решение сегодня днем.
Bu görevlerden sonra 25 Ekim 1918 tarihinde Aydın Vali Yardımcılığı görevine atandı. Получил должность заместителя губернатора вилайета Айдын 25 октября 1918 года.
Başkan, yardımseverleri ağırlıyordu bu gece. Мэр устроил там сегодня сбор средств.
1928'de İsveç, Norveç ve Danimarka elçiliği, 1928-1930 arasında da dışişleri bakan yardımcılığı yaptı. Позже он был послом Японской империи в Италии, а в 1928 году был назначен на пост заместителя министра иностранных дел.
Başkan yeniden seçilmek istiyor. Мэр на пороге переизбрания.
1917 Ekim Devriminin ardından kurulan ilk hükümet Sovnarkom "da Telgraf ve Posta Halk Komiserliği Yardımcılığı görevini üstlenir. После Октября 1917 года А. В. Шотман занял пост заместителя наркома почт и телеграфов.
Başkan bu parayı gelecek yaza kadar erteledi. Мэр отложил выделение средств до следующего лета.
Yoldaki bir kaç günümüz, el sıkışmalar, bebekleri öpmeler, ve o tekrardan bir Başkan gibi davranıyor. Несколько дней в пути, пожал руки и поцеловал детишек, и он снова ведет себя как Президент.
Her çocuk büyüdüğünde başkan olabilir, değil mi? Каждый парнишка мечтает стать Президентом, когда вырастет?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.