Sentence examples of "beyan etmek" in Turkish

<>
Merak ediyorum da duygularımı ona beyan etmek için fazla mı erken sence? Ты как думаешь, не слишком рано объявить ей о своих чувствах?
Ülkeyi'de, önce Kenya'ya, sonra Almanya'ya, sonra nihayetinde sığınma hakkı kazandığı ABD'ye terk etmek zorunda kaldı, ancak daha sonra'de öldü. В году он был вынужден покинуть страну, отправившись сначала в Кению, затем в Германию и наконец добрался до США, где он получил политическое убежище и прожил до своей смерти в году.
Farklı fikirlerin beyan edilmesi hoş. Всегда хорошо знать другое мнение.
Etmek zorundayım. Bu benim görevim. Приходится, это моя работа.
Halk fikrini beyan etti. Народ сказал свое слово.
Her şeyin temiz olduğunu kontrol etmek istiyorlar, değil mi? Они просто проверят, чтобы везде было чисто, да?
Yapmam gereken sadece bir beyan var. Я хочу сделать лишь одно заявление.
Hani şu filmdeki sürekli dans etmek isteyen karakter gibi. Как персонаж из фильма, который просто хотел танцевать.
Fikir beyan etmeye hakkın yok senin. У тебя нет права на мнение.
Söz konusu mültecilere yardım etmek olunca deneyimin, paha biçilemez değerini açığa çıkarıyor. Когда речь идет о помощи беженцам, ваш опыт может оказаться просто бесценным.
Bizi yok etmek için bir virüs yaptılar. Они сделали вирус, чтобы уничтожить нас.
Saygısızlık etmek istemem efendim ama kendisi daha en başından beri bu yolculuğa sıcak bakmıyordu. При всём уважении, сэр, он вообще не хотел ехать в это турне.
Başkan'ı ele geçirmek ve Ring'i yok etmek. схватить Директора и уничтожить "Кольцо".
Bir ara sizinle özel bir sohbet etmek çok hoşuma gider. Я здесь новенькая. И очень хочу поболтать с вами тет-а-тет.
Bu sohbete sonra devam etmek istiyorum. Я бы хотел продолжить этот разговор.
Yargılamak değil, tedavi etmek istiyorum. Хочу не осуждать, а помогать.
Bak, söylediğim tek şey bildiğimiz şeylere güvenerek bu düğünü iptal etmek çok utanç verici olurdu. Я только говорю, что это просто позор, если мы отменим свадьбу только из-за этого.
Gaia var olsa bile, yine de Fantomları yok etmek zorundayız. Даже если Гайа существует, разве мы не должны уничтожить фантомов?
Ona, fazlasıyla yardım etmek istiyorum. Я бы очень хотела ей помочь.
Alfred'i daha eve getirdiğimden beri bu ilişkiyi sabote etmek için elinden geleni yapıyordun. Ты хотела расстроить эти отношения с момента, как я привела Альфреда домой.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.