Sentence examples of "eminim" in Turkish

<>
Eminim Harper da aynı şeyi yapacaktır. Уверен, Харпер сделает тоже самое.
Eminim babalar da aynı şeyi yapıyordur. Уверена, отцы делают тоже самое.
Eminim buzullarda bir yerde bir kutup ayısı can falan çekişiyordur. Я уверена, тут где-то белый медведь на льдине проплывает.
Eminim öyledir ama burası mahkeme değil, burası bir okul. Наверняка, но это не зал суда, это колледж.
Eminim sık sık arasam daha mutlu olursun, ama şu anda arıyorum... Конечно мне следует звонить тебе чаще, но я сейчас звоню тебе...
Eğer hoşuna gidecek bir şey bulursan, eminim yorganını buraya bırakmana ses çıkarmazlar. Если вам что-то понравится, я уверен, вам разрешат оставить одеяло здесь.
Eminim Cyndie, tek benimle konuşurken daha rahat olur. Думаю, Синди будет удобнее говорить со мной наедине.
Eminim ki Mia nasıl düz-kontak yapılacağını biliyordur. Миа точно знает, как угнать тачку.
Seni güç kutusu ile oynanmasını dışında biri var eminim. Бьюсь об заклад, кто-то снаружи манипулирует блоком питания.
Eminim bu çok şehvetlicedir, yani seksten sonra ağlamak. Наверное, это очень круто, плакать после секса.
Gündüz oldu ve ben onu gördüğüme eminim. И я знаю, что видела его.
Aa Renee, eminim alabalık süper iyi olmuştur ama ben, ben çok fazla balık sevenlerden değilim. Рене, я не сомневаюсь, что это первоклассная форель, просто я не большой любитель рыбы.
Eminim Elsa çok hoş, çok kibar ve çok cana yakın bir insandır. Спорим, что Эльза самый добрый, нежный, Теплый человек на земле.
Yüz günden az bir süre beraber olduğunuza eminim, haklı mıyım? Готов спорить, вы провели меньше ста дней вместе, правда?
Kurulun bir sonraki başkanının sen olacağına eminim. Я уверен ты станешь следующим президентом совета.
Sen de onu korumaya çalışıyorsun, bunu anlayacağına eminim. Вы пытаетесь его защитить. Я уверена, он поймет.
Eminim onu bu kadar çok sevmenin sebeplerinden biri de odur. Я уверена это одна из причин почему ты ее любишь.
Eminim o da sizi çok severdi. И наверняка она очень любит вас...
Eminim leydim, ama güzel görünmenin bir zararı dokunmaz öyle değil mi? Конечно, миледи, но предстать в лучшем виде никогда не повредит.
Eminim, çaylakları rezil etmek ile zor bir eğitim arasındaki farkı biliyordur. Я уверен он видит разницу между обучением и превращением новичков в придурков.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.