Sentence examples of "fotoğrafını çeker" in Turkish

<>
OYİ, suçu kanıtlamak için genelde olay yerinin fotoğrafını çeker. Криминалисты обычно делают фотографии, чтобы установить местоположение места преступления.
Garip şeylerin fotoğrafını çeker. Она фотографирует мерзкие вещи.
Katılımcılar yerel ve tarihi anıtların ve alanların fotoğrafını çeker ve Wikimedia Commons'a yüklerler. Участники делают снимки исторических зданий и достопримечательностей, затем загружая их на Викисклад.
Yemeni'li Noon Arabia, işçi olarak çalışan bir kız çocuğunun Ameen Alghaberi tarafından çekilen bu fotoğrafını Twitter'da paylaştı. Yemeni Noon Arabia распространил в Twitter эту фотографию работающего ребенка из Йемена.
Biri şunu üstümden çeker mi? Кто-нибудь снимет его с меня?
Bebeğin fotoğrafını yolla bana. Пришли мне фотографию ребёнка.
Deniz feneri gibi ışık böcekleri çeker. Подобно маяку, свет привлекает насекомых.
Sana muhteşem Cinayet Bölge Amirliğinin hatıralık bir fotoğrafını getirdim. Я принес вам на память фотографию славного отдела убийств.
Koruma çok fazla dikkat çeker. Охрана привлечет слишком много внимания.
Senin bir fotoğrafını çekeyim. Позвольте мне сфотографировать тебя.
Oğlum yemek fareleri buraya çeker. Чувак, пища привлекает мышей.
Biri penisinin fotoğrafını yollayıp "Bu benim penisim". dedi. Прислал фотку члена, и подпись "Это мой член".
Altın fazla ağırdır ve çok dikkat çeker. Золото слишком тяжелое, привлекает много внимания.
Michael'ın bebeklik fotoğrafını da nereden buldun? Где ты откопала детскую фотографию Майкла?
Genellikle insanların dikkatini çeker. Обычно привлекает людское внимание.
Fotoğrafını çekip, operasyona yollayabilir miyiz? Evet. Мы можем сфотографировать и отправить фото в штаб?
Ellerinizi çeker misiniz lütfen? Пожалуйста, уберите руки.
İyi şeylerin fotoğrafını çektik, huh? Хорошо, что мы сделали фотографии!
Yarısını Discover kartımdan ve diğer yarısını da Kroger kartımdan çeker misin? А теперь не могли бы вы раскидать счет по двум карточкам?
Yapmamız gereken tek şey, insanlara onun fotoğrafını göstermek, ve böylece bize yardım ederler. Все, что надо - это показывать всем его фото и нам помогут его найти.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.