Sentence examples of "göz atacağım" in Turkish

<>
Kanına bir göz atacağım. Посмотрим на твою кровь.
Travis, dikiş yerlerine bir göz atacağım, tamam mı? Небольшой. Тревис, мне нужно взглянуть на твои швы. Хорошо?
Benim alanım değil, ama yine de göz atacağım. Это не моя область, но я наведу справки.
Elindekilere bir göz atacağım, ancak, bu iş bana umutsuz vaka gibi görünüyor. Я рассмотрю дело, но, как по мне, это пустая трата времени.
Ben otele göz atacağım. Я еду в отель.
Yapma, hızlıca göz atacağım. Брось, просто быстренько гляну.
Toplanan verilere bir göz atacağım. Я собираюсь изучить собранные данные.
Şu matematik dersine bir göz atacağım. Схожу-ка на эту лекцию по алгебре!
Mutfağa bir göz atacağım. Я посмотрю на кухне.
Hollanda Ulusal Arşivi tarafından yüklenen baskılar yıl önceki Japonya'ya bir göz atma imkanı sunuyor. Снимки, загруженные Голландским национальным архивом, предлагают взглянуть на то, какой была жизнь в Японии лет назад:
Sana bir özür atacağım. Я брошу тебе извинение.
Sakharov Ödülü'nden sonra, birçok kadın, hastane bahçesinde doktora olan desteklerini kutlama yaparak belirtiyorlardı: Bir mağdur: "Bu bizim unutulmadığımızın, bize yapılanlara dünyanın göz yummadığına bir kanıttır". dedi. "Это означает, что нас не забыли, что мир не закроет глаза на то, что с нами случилось", - поделилась одна пациентка.
Ben bir tur daha atacağım. Я ещё один круг сделаю.
Onlar güneşin ultraviyole ışınları yüzünden oluşan deri kanserine ve göz hastalıklarına karşı oldukça duyarlılar. После рождения альбиноса акушерка говорила семье, что ребенок должен быть окружен особой заботой и хорошо питаться.
Şimdi işim bittiğine göre Seattle'ın atık sahasında fazla yüke engel olmak için bu şişeyi geri dönüşüm kutusuna atacağım. А теперь я отправлю эту бутылку на переработку, чтобы избавить мусорные свалки Сиэтла от лишних нагрузок. Смешно.
Atina şehir merkezinde, polis güçlerinin göz altına aldığı bir göçmene açıkça uyguladığı aşırı şiddeti gösteren video, Facebook ve Twitter'da sarsıntı yarattı. Интернет - сообщество Греции взволновало выложенное в Facebook и Twitter видео, в котором офицеры полиции открыто избивают задержанного иммигранта в центре Афин. Это произошло в конце января года, пока точное место происшествия не установлено.
Jenna'ya mesaj atacağım, konuşmak ister mi diye. Я напишу Дженне, может она захочет поговорить.
Tenekenin üstünde göz var, çantada da cihazımız. За этим контейнером не отрываясь смотрят двести глаз.
Ben atacağım, sen vuracaksın! Я бросаю - ты стреляешь!
Tıpkı göz rengi veya bariton ses gibi. таких как цвет глаз или тембр голоса.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.