Sentence examples of "geçirmek için" in Turkish

<>
Seninle vakit geçirmek için bahane yaratıyoruz, Josh. Это просто повод, чтобы побыть с тобой.
Bu dünyadan zevk almak, iyi vakit geçirmek için burada değilsin. Ты не наслаждаться жизнью сюда явилась, не весело проводить время.
"Bütün zamanımı seninle geçirmek için." "Все время быть с тобой".
Gücü ve Atlantic City'deki içki işini ele geçirmek için. Он хочет подмять под себя алкогольный бизнес в Атлантик-Сити.
Lucy Noel'i ailesiyle birlikte geçirmek için beni davet etti. Red etsem kendimi kötü hissedeceğim. Люси пригласила меня отпраздновать Рождество с ее семьей, и мне неудобно ей отказать.
Bilgin olsun, buraya Janet'ı gerçekleşecek süreçten sağsalim geçirmek için geldim. Поясняю, мне было приказано помочь Джанет пройти через весь процесс.
Black Claw onu bu pozisyona geçirmek için çok çalıştı. Чёрный Коготь постарался, чтобы он получил свой пост.
Her şey olduğunda ben de hafta sonunu geçirmek için buraya gelmiştim. Я как раз сюда заехала на выходные, когда это случилось.
Bu, bana söylemeden geçirmek için çok uzun bir süre. Чертовски много времени прошло, а ты мне не сказал.
Evimde rahatlatıcı bir gece geçirmek için tüm gerekenlere sahiptim. У меня были все атрибуты для расслабленного вечера дома:
Leslie'yle doğumgününü geçirmek için bundan daha iyi bir yer olabilir mi? Где ещё ты бы предпочёл провести свой день рождения с Лесли?
İsa'nın doğum gününü geçirmek için daha eğlenceli bir yol düşünemiyorum. Я не могу представить лучший способ провести День Рождения Иисуса.
Hayatımın geri kalanını seninle hapsolmuş geçirmek için mi? И провести остаток жизни у тебя в заточении?
Geceyi geçirmek için güvenli bir yere benziyor. Похоже, здесь можно переночевать без опаски.
Vakit geçirmek için, kafamda şu şiirleri yazmaya başladım. Чтобы убить время, я сочинял стихи в голове.
Kont Dooku'yu ele geçirmek için bir daha fırsatımız olmayabilir. Возможно, нам не представится лучшего шанса захватить Дуку.
Dediğim gibi gelip seninle daha çok zaman geçirmek için elimden geleni yapacağım. Я же обещал, что буду выбираться и проводить время с тобой.
Hayatımı gerçeğin kalıntılarını ele geçirmek için harcamak. Тратишь жизнь на охоту за лоскутками истины.
Beni ele geçirmek için oğlunu feda edeceksin. Ты пожертвуешь сыном, чтобы достать меня.
Vakit geçirmek için bir yol arıyorum. Я пытаюсь найти способ скоротать время.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.