Sentence examples of "işten" in Turkish

<>
Agrestic'te, lise mezunu delikanlılar için işten bol şey yok. Агрестик просто наводнен предложениями работы для молодых людей с дипломом.
Çarşamba, işten çıkıp, uzaylıların varlığına dair kanıt bulmaya gidiyor. В среду она уходит с работы, искать доказательства внеземной жизни.
Yine işten atılmıştı, o da tutup annemin kolunu kırdı. Он снова потерял работу, и он сломал ей руку.
Birkaç ay önce bir-iki elemanı işten çıkardık. Мы уволили несколько человек пару месяцев назад.
Bugün elemanın işten çıkarılması Darren'ın fikriydi. Это Дэррен придумал уволить сегодня сотрудников.
Bak, insanları bıktırıncaya kadar yaptığı işten bahseden şu itici tiplerden biri olmak istemiyorum. Слушай, я не хочу быть занудой, которая до тошноты обсуждает свои дела.
Ama bu sadece işten ibaret değil, değil mi? Но дело не только в бизнесе, так ведь?
Hepimizin bildiği gibi sizi herhangi bir işten kurtarabilecek sadece tek bir neden var. Есть лишь одна отговорка, которая освободит вас от работы в любом случае.
Ama hâlâ seni bu işten çıkarabilecekken söyle bana. Но просто скажи мне, пока не поздно.
Bu aptal birkaç işten daha önemli değil mi? Это не важнее, чем какая-то дурацкая работа?
Bana biraz müsaade et, işten bir izin daha alayım böylece o bize ne kadar adi olduğumuzu söyleyebilsin. Потратила время на поездку, взяла отгул на работе, чтобы он сказал нам, какие мы отбросы.
Janet da bana senin her gün işten önce Mark'ın evine gittiğini söylüyordu. Джанет рассказывала, что ты каждое утро перед работой ездил к Марку.
A, iki yıl önce işten ayrılmanın tek nedeni benim Chase'i kovmamdı. А: увольнение Чейза было единственной причиной твоего ухода два года назад.
Sabah kalk işe git, akşam işten gel. Karıyla, çoluk çocukla uğraş. Утром на работу, вечером с работы, дома жена, дети сопливые.
Evet, işten eve giderken kaçırmamız için iş arkadaşlarından bir kaçını, araman gerekiyor. Да, придётся тебе позвать в гости пару коллег, по дороге с работы.
Bu lanet olası işten nefret ediyorum, ve ona ihtiyacım yok. Я ненавижу эту проклятую работу, и она мне не нужна.
Evet, ne yazık ki Bayan Florrick'i işten çıkarttık. Да, к сожалению, мы уволили миссис Флоррик.
Eğer Cassandra bu zarara engel olmasaydı seni işten atmaktan başka şansım kalmayacaktı. Если бы Кассандра не снизила ущерб, мне пришлось бы вас уволить.
Bu işten zaten başım yanmaya başladı. Güçlü devlet, güçlü ordu, kişisel özgürlüğün kayboluşu, mahremiyet. Вмешательство государства в дела граждан, вмешательство военных, потеря личной свободы, права на частную жизнь.
O kalın kafalarında işten başka bir şey olmasını istemiyorum. Anladın mı? Они не должны видеть ничего, кроме своей работы, ясно?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.