Sentence examples of "imkânsız kılıyor" in Turkish

<>
Ve maalesef Noel Baba sakalları, yüz tanımayı imkânsız kılıyor. И к сожалению, борода Санты делает распознавание лиц невозможным.
Bu imkânsız, sen de biliyorsun. Ты знаешь, что это невозможно.
Tedavi seni savunmasız kılıyor. Лечение делает тебя уязвимой.
Böyle bir şeye inanmak imkânsız. Невозможно поверить, чтобы она...
Bilmemek bunu mümkün kılıyor. Неведение делает это возможным.
Sizin için hiçbir şey imkânsız değil, kızlar. Нет ничего невозможного для вас, девочки мои.
Senin dostların hep üniforma giyiyor, ki bu da seni işe yaramaz kılıyor. Все твои дружки носят штаны с лампасами, что делает тебя напрочь бесполезным.
Bunu imkânsız olduğunu sen de biliyorsun. Мы оба знаем, это невозможно.
Ona karşı durmak bizi güçlü kılıyor. Борьба с ним делает нас сильнее.
Yüz yapılandırması neredeyse imkânsız olacaktır. Реконструировать лицо будет практически невозможно.
Ölüyor olmak onu tehlikeli kılıyor. Смертельная болезнь делает его опасным.
Dr. Brennan, saldırganın ne düşündüğünü bilmenin imkânsız olduğunu söylerdi. Доктор Бреннан сказала бы что невозможно знать душевное состояние нападавшего.
Onların zaman algısı tahmin edilemez kılıyor. Их восприятие времени делает это непредсказуемым.
Han, bu imkânsız bir şey. Хан, вряд ли такое возможно.
Anlamıyorum. Kubbeye olanlar neden seni zayıf kılıyor? Почему происходящее с куполом делает тебя слабее?
Onu bulmak neredeyse imkânsız. Найти его почти невозможно.
İlişkiyi daha gerçek kılıyor. Все стало более реальным.
Ve daha önce imkânsız görünen her şey basit ve normal bir şeye dönüşecek. И то, что раньше тебе казалось невозможным, станет простым, обычным.
Ama böyle bir bağlantı başlangıç hikâyemizi daha da ilginç kılıyor. Но эта небольшая связь делает нашу предысторию только еще интереснее.
Bu gerçekten imkânsız olur Binbaşı. Это совершенно невозможно, майор.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.