Sentence examples of "ingilizce konuşuyor" in Turkish

<>
Adam akıllı ingilizce öğrenseler, insanlar. Учитесь говорить ломаным английским, люди.
Bu videoda, James yılında Libya'da alıkoyuluşu hakkında konuşuyor - çok cesur bir haberciydi. На этом видео Джеймс говорит о том, как был взят в плен в Ливии в году - он был таким смелым журналистом.
Her sabah, ingilizce öğrenmek için Rahibe Okulu'na km yürür. Он каждый день проходит км пешком, чтобы выучить английский.
Para kendi kendiyle konuşuyor. Деньги говорят за себя.
Sen ingilizce okuyamıyorsun Değil mi? Ты же не читаешь по-английски?
İnsanlar yavaş ve nazikçe konuşuyor ve tepside akşam yemeği servisi... Люди говорят медленно, ласково, ужин подают на подносе...
Onu en düşük dereceli ingilizce bulunuyor. Её оценки по английскому самые низкие.
"Ahmak kurbağa nasıl da konuşuyor! "И как эта лягушка заговорила!
Kaç senedir ingilizce öğretiyorsun? Сколько лет ты уже преподаёшь английский язык?
Seni kiralayan adam, Billy Chambers- Berbat bir hisse hakkında konuşuyor. Парень, нанявший тебя, Билли Чемберс, слишком много болтает.
2002 yılında "" Kafkasya'da etno-siyasi sorunlar ve onların bağımsızlığına etkisi "" adlı kitabı ingilizce kitabı ingilizce yayınlanmıştır. Его книга "Этнополитические конфликты на Кавказе и их влияние на государственную независимость" была опубликована на английском языке в 2002 году.
Gerçekten de seninle konuşuyor gibi hissetmemiştim. Мне не хотелось с тобой разговаривать.
Sıradan bir insan gibi konuşuyor. Он говорит как обычный человек.
Öyle mi, onunla çok konuşuyor musun? Ясно, ты часто говоришь с ним?
Sanki çok bal kabağı parçalamış gibi konuşuyor bir de. Это говорит человек, который никогда не швырял тыкву.
Ama ailen Portekizce konuşuyor, değil mi? Но в семье вы говорите на португальском?
Bu vampir mantıklı konuşuyor, Lafayette. Лафайетт, этот вампир дело говорит.
Özel ajan Van Alden konuşuyor. Специальный агент ван Альден говорит.
Sheldon, Marla Tomkins'le konuşuyor. Шелдон говорит с Марлой Томкинс.
Dur, sen hâlâ konuşuyor musun bir de? Подожди-ка, кто-то тут до сих пор разговаривает?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.