Sentence examples of "itiraf ettiğini" in Turkish

<>
Onlara, bana tecavüz ettiğini itiraf ettiğini söyledi. Сказала, что ты сознался в моём изнасиловании.
Biz itiraf ettiğini duyduk. Мы слышали его признания.
Bazıları üniformalı insanlardan o kadar korkuyor ki bilmediği şeyleri bile itiraf ediyor. Другие настолько боятся людей в униформе, что они признаются в чем угодно.
Daniels basketbolun kırsal halkın hemen hemen tümü tarafından basketbol oynanmasına hayret ettiğini söyledi: Дэниелс сказал, что он был поражён, увидев, что в баскетбол играют почти все в сельских общинах:
Kayıtlarda bir itiraf olmadığı sürece. У нас есть записанное признание.
Onu buradan götürseniz iyi olur ve Geena'ya uzaklaştırma emrini ihlal ettiğini de söyleyin. В-вам лучше пойди туда и сказать Джине что она собирается нарушить судебный запрет.
Suçumuzu itiraf etmemiz gerek. Мы должны говорить правду.
Lalo onu takip ettiğini çoktan bana söyledi, tamam mı? Лало сказал мне, что ты наводил справки о ней.
Donuyor fakat itiraf etmez asla. Замерзнет, но не признается.
Bay Murray, onu terk ettiğini iddia ediyor. М-р Мюррей утверждает, что вы его бросили.
Dostum, ben, itiraf etmelisinBu beklediğimden daha fazla. Должен признаться, это больше, чем я ожидал.
Bir tehlike arz ettiğini düşünmüyorum. Не думаю что она опасна.
Bir itiraf olmasının önemi yok. Правдивость признания не имеет значения.
Ne yani, hak ettiğini düşünmüyor musun? Не думаешь, что она это заслуживает?
Şampanyayı yolladığını itiraf etti mi peki? Он признался, что отправил шампанское?
Ben de bir kurabiye hak ettiğini düşündüm. Я решила, что ты заслужил печеньку.
Ajan Moretti'ye suçunu itiraf ettiği zaman yükü oldukça hafiflemişti. Чувство вины смягчилось, когда он сознался агенту Моретти.
Ben sadece daha iyisini hak ettiğini düşünüyorum. Я думаю, что ты достойна лучшего.
Yani bana çarpan arabanın senin olduğunu itiraf ediyorsun öyle mi? Так вы признаете, что это ваша машина меня сбила?
Kültürel Devrim sürecinde, bazı tanıklar kendilerini takip ettiğini iddia ediyor. Свидетели заявляют, что она преследовала их во времена Культурной Революции.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.