Sentence examples of "kişilik yer" in Turkish

<>
Sadece bir kişilik yer var. Место есть только для одного.
Bu ailede yazarlık için yalnızca bir kişilik yer mi var? Потому что в семье есть место только для одного писателя.
Bu gezintide sadece iki kişilik yer var maalesef. Боюсь, что есть место только для двоих.
İki kişilik yer kazandım. Я выиграл два билета.
Korkarım masada sadece iki kişilik yer var bay Green. Место за столом только для двоих, мистер Грин.
'a bir kişilik yer ayırın, lütfen. Adım, Hilary Jackson. Забронируйте одно место на рейс в первом классе на имя Хилари Джексон.
Aslında iki kişilik yer var, ama ben yalnızca senin için durdum. Здесь хватит места для двоих, но я остановился только из-за нее.
Üç kişilik yer hazırladım. Я накрыла на троих.
Bu durumda iki kişilik daha yer kaldı. Ладно, места хватит только на двоих.
Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar. Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть.
Adamın bariz şekilde narsistik kişilik bozukluğu var. Парень явно страдает от нарциссического расстройства личности.
Dışarıda ki ajanslara yer yok. Другим агентствам здесь не место.
Evet. Bütçe tek kişilik odalara yetmedi, o yüzden... Да, бюджет не позволяет нам снимать одноместные номера.
Ama birisi gerçekten cinayet işlemek istese, burası ideal bir yer olurdu. Конечно, если кто-то задумает убийство, то это очень подходящее место.
Kaç kişilik bir ekip lazım? Сколько человек понадобится? Немного.
Hançerin güvenli şekilde saklanabileceği tek yer. Святилище. Только тут можно укрыть кинжал.
Evet, iki kişilik iş gibi görünüyor. Да, похоже, работенка для двоих.
Sonra bir yer buldu.. Yönetebileceği bir yer. Потом он нашёл место, где мог править.
Bense hafif derecede çoklu kişilik bozukluğu yaşayan başarılı bir kadın olarak kalacağım. Я по-прежнему буду очень успешной деловой женщиной с легким диссоциативным расстройством личности.
Kuran'da masumları öldürenler ve intihar edenlere yer yok. В Коране нет места убийству невинных и самоубийству.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.