Sentence examples of "mutlu edecek" in Turkish

<>
Belki Mileva da onu mutlu edecek birini bulabilir ama bu evliliğe tutunduğu sürece olmaz. Возможно, Милева найдёт и себе такого человека, но не в этом браке.
Kaybedecek çok şeyin var ve seni mutlu edecek erkek ben değilim. Вы можете потерять все, а я не принесу вам счастья.
Algoritmam üzerinde çalışarak beni hoş bulmamanız için yeniden gözden geçirdim. Yine de sizi mutlu edecek erkeği bulabilirsiniz. Я переработал алгоритмы, чтобы не Я вам понравился, а чтобы подобрать вам идеального спутника жизни.
Sadece sizde olduğunu bilmek bile beni mutlu edecek. Heather... Я буду счастлива знать, что карта у вас.
Bu beni hiç de mutlu edecek gibi görünmüyor. Что-то не похоже, что вы меня порадуете.
İlgilenmiyorum. Teklifim sizi ve eşinizi çok mutlu edecek. Оно очень выгодно для вас и вашей жены.
Bu bölüm aşk teması üzerine gözlemler içermesi bakımından senin gibi hassas bir ruhu da mutlu edecek. Эта глава порадует твою сентиментальную душу, так как в ней есть наблюдения на тему любви.
Beni bu şerefsizin hak ettiği adaleti görmesinden daha mutlu edecek bir şey yok. Я и сам буду счастлив увидеть, как эта сволочь получит по заслугам.
Bu bir çok dalgıçkuşunu mutlu edecek. Это сделает множество арктических гагар счастливыми.
Bu ikimizi de mutlu edecek. И мы оба будем счастливы.
"Hava alanında neşeli ve mutlu görünmeye çalışıyorum, ama size küçük bir ipucu vereyim: "Я постараюсь выглядеть радостной и счастливой в аэропорту, но позвольте мне дать вам один совет:
Bir ev inşa edecek ve ağaç arazinin üstünde. Он собирается строить дом, а дерево мешает.
Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar. Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть.
Amerikan halkına ülkeyi boydan boya kat edecek demiryolu sözü verdim beyler. Я обещал американскому народу железную дорогу, которая пересечет всю страну.
Bir tanem, mutlu musun? Дочь моя, ты счастлива?
Efendinin sinyali uçuş sistemlerine müdahale edecek kadar güçlü olmalı. Hatta bütün uçağı bile... Сигнал Владыки должен быть достаточно мощным, чтобы заглушить все системы управления полетом.
Ben de mutlu olacağımı söyledim, sonra yüzüme kapattı. Я с радостью соглашаюсь, а она бросает трубку.
Jeff okulu kurtarmama yardım edecek. Джефф мне поможет спасти колледж.
Sağlıklı insan, mutlu insandır. Здоровая личность - счастливая личность.
Bunun olacağını tahmin edecek kadar zeki birisin. Ты достаточно умна, чтобы ожидать этого.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.