Sentence examples of "teklif etmeye" in Turkish

<>
Size 00 Amerikan doları teklif etmeye hazırım. Я готов предложить вам ваших американских долларов.
Parlamento adına sana tahtı teklif etmeye geldik. Мы пришли, чтобы предложить вам корону.
Bremer iyi bir teklif yapmış olabilir mi? Думаешь, Бремер сделал ему хорошее предложение?
Bir silahla intihar etmeye kalkmıştım. Я пытался сделать это пистолетом.
Bana bir banyo bile teklif etmedi. Он даже не предложил мне ванну.
Sadece Ezra'ya yardim etmeye çalisiyoruz. Мы просто пытались помочь Эзре.
Prens Albert'ın ziyaretini uzatmasını teklif ediyor. Он предлагает продлить визит принца Альберта.
Sadece diğer Seraf'ı bulmak istiyoruz ki hepinizin bedenindeki kutsal metni tercüme etmeye yardım edebilelim. Мы лишь хотим найти другого Серафима, чтобы перевести священные письмена на ваших телах.
Oraya götürüp gün batımında teklif edeceğim. - Harika! Я отведу её туда и сделаю предложение на закате.
Bu adamlara yardım etmeye çalıştım. Konu hakkında hiçbir şey... Я просто помогала ребятам Я ничего не знаю о...
Sarah'ın öldürülmesinden sonra, Andy balo için teklif etti. Энди пригласил меня на бал, после убийства Сары.
Test etmeye başlayabiliriz ama kültürler büyümeden ölmüş olur. Но пока будет готов посев, он умрет.
Bana emri veren adamı ele vermeyi teklif ediyor. Он предложил мне сдать человека, отдавшего приказ.
Sence örtbas mı etmeye çalışıyorlar? Думаешь, это просто прикрытие?
Sen teklif ettin, sen tasdik ettin ve sen yönettin. Ты предложил её, утвердил, и был во главе!
Şimdi gidip bir yerde dua edin ve burada tövbe etmeye başlayın. Ты пришёл сюда и молишься, и начинаешь испытывать чувство покаяния.
Teklif yapıldı bile, Jessica. Предложение уже сделано, Джессика.
Birlikte yolumuza devam etmek yüzleştiğimiz, yaşam tarzımızı yok etmeye ant içmiş kararlı bir düşman tehdidini anlamayla başlar. Движение вместе вперед начинается с понимания угрозы, с которой мы столкнулись. Враг поклялся разрушить наш образ жизни.
Doğrudan doğruya Bay Soze'den bir teklif getiriyorum. Я принес предложение напрямую от м-ра Созе.
Efendi intihar etmeye çalisiyor! Хозяин пытался убить себя.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.