Sentence examples of "veda etmeden" in Turkish

<>
Sana veda etmeden gittiğim için üzgünüm. Извини, что уехала без прощания.
Bize veda etmeden ayrıldın. Вы ушли не попрощавшись.
En azından bir veda etmeden gitmezdi. Он не ушёл бы не попрощавшись.
Veda etmeden kasabayı terk etme sakın. Смотри не уезжай, не попрощавшись.
Formosa, Vietnam "ı terk etmeden önce ülkemiz için, halkımız için ve yeniden temiz bir çevrenin dönüşümü için tüm sorumluluğu kabul etmeli ve çaba sarf etmelidir. Formosa должен осознать всю меру ответственности и, прежде чем покинуть Вьетнам, приложить усилия к возвращению чистоты окружающей среды нашей стране, нашим жителям и центральному Вьетнаму.
Herkes güneş sistemimize veda etmeye hazır mı? Все готовы попрощаться с нашей солнечной системой?
Ancak sakın hata yapma, sen bu dünyayı terk etmeden önce teslimiyetini almam gerekecek. Не совершай ошибку. Я заставлю тебя сдаться, прежде чем ты покинешь этот мир.
En azından veda etmiş. Ну хотя бы попрощался.
Kusura bakmayın, devam etmeden önce müvekkil kazanma kısmına bir geri dönüş yapmak istiyorum. Простите, перед тем как продолжим, я хочу вернуться к связи с клиентами.
Torunun veda etmek istiyor. Твой внук хочет попрощаться.
Tek kelime bile etmedik. Öpüşmeye başladık. Tek kelime bile etmeden. И не сказав ни слова, мы просто начали целоваться.
Sana veda etmek benim için çok zor. Мне очень сложно прощаться с тобой. Почему?
Daha fazla devam etmeden, sokak kapısından nasıl girdi peki? Прежде чем вы продолжите, как он открыл дверь подъезда?
Hayatım, veda etmeni istiyorum. Дорогой, я хотела попрощаться.
Yine de, kimseye tek kelime etmeden nasıl böyle gidebilir? Как можно было уйти, ни слова нам не сказав?
Bana hiç veda etme şansı vermedin. Ты уехала, даже не попрощавшись.
Kendini daha fazla rezil etmeden önce indirin şu adamı oradan aşağı. Уберите его, пока он не выставил себя ещё большим шутом!
Sadece veda etmeye geldim. Я просто пришел попрощаться.
İlerleme, yavaş. Fakat penguenler orayı terk etmeden, Rosenthal'a ulaşmaları gerek. Группе надо добраться до острова Розенталь прежде, чем пингвины покинут его.
Yine veda zamanı geldi çattı. Полагаю, снова пора прощаться.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.