Sentence examples of "vermek zorunda değilsin" in Turkish

<>
Tamam, babacım bu kilit taşı polise cevap vermek zorunda değilsin. Ладно, папа, ты не обязан отвечать этому некомпетентному копу.
Halen daha kart vermek zorunda değilsin. Можешь уже не дарить мне открытки.
Her konuşmanın sonunda para vermek zorunda değilsin anne. Ты не должна давать деньги после каждого разговора.
ve bana birşey ödemek zorunda değilsin. И вам не нужно платить мне.
Afgan büyümek bir parti olduğunda milyonlarca insana selam vermek zorunda kalmaktır. Когда ты должен сказать привет миллиону человек в начале вечеринки
Teal'c, sen kalmak zorunda değilsin. Тилк, тебе не обязательно оставаться.
Bazen polis tarafından durduruluyor, tutuklanmamak için onlara rüşvet vermek zorunda kalıyor. Он часто сталкивается с полицией, которой ему приходится давать взятки, чтобы избежать ареста.
Tarihleri sürekli değiştirmek zorunda değilsin. Совсем необязательно было менять даты.
Odanın parasını ödemek için bir aylık yemek paramı vermek zorunda kaldım. Я отдал за эту комнату деньги, которые копил целый месяц.
Böyle bağırmak zorunda değilsin! Тебе необязательно так орать.
Bu doğruysa devam etmemeli. - Adalete hesap vermek zorunda. Если это правда, его поступок не должен остаться безнаказанным.
Onlara bir şey anlatmak zorunda değilsin. Ты не обязана ничего им говорить.
Ama ona bir yatıştırıcı daha vermek zorunda kaldım. Но я должна была дать ей другое успокоительное.
Artık kaçmak zorunda değilsin benden. Тебе больше не надо бежать.
Sipariş vermek zorunda kaldık. Нам пришлось заказать ещё.
Onlara bir şey kanıtlamak zorunda değilsin. Тебе никому ничего не нужно доказывать.
İfade vermek zorunda kalacaksın. Тебе придётся дать показания.
Rahatlamış gibi görünmek zorunda değilsin. Не обязательно испытывать такое облегчение.
Bir noktada kararını vermek zorunda kalacaksın. Рано или поздно тебе придётся определиться.
Zorunda değilsin ama eğer seni tekrar ararsa... Да? Если она тебе ещё позвонит...
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.