Sentence examples of "yemeğe" in Turkish

<>
Umarım sizin için sakıncası yoktur ama yemeğe bir arkadaşımı davet ettim. Надеюсь, вы не против, я пригласил на ужин подругу.
Sabine de yemeğe gelecek. Ev tıka basa dolu olacak yani. Сабина будет к ужину, и у нас полон дом.
Fakat bundan sonraki on yılda, artık birlikte takılmayacağız, yemeğe çıkmayacağız. Но лет через, мы не будем тусоваться, или обедать вместе.
Oyundan sonra yemeğe çıktık ve Trish çok heyecanlıydı, anlıyor musun? Потом мы отправились пообедать, Она была так взволнована, понимаете?
Parçalarına ayrılmak demişken seni bu akşam romantik bir yemeğe çıkarabilir miyim, Leela? Кстати, насчёт потрохов. Позволь, я приготовлю тебе романтический ужин, Лила.
Şimdi giyin ve yemeğe katıl. Теперь одевайся и приходи ужинать.
Yemeğe, ışığa ve ısıya ihtiyacımız var. Нам нужна еда, свет и тепло.
Mükemmel ameliyat, mükemmel yemeğe benzer. Идеальная операция похожа на идеальную еду.
Aman Tanrım, minik pasta işi çok iyi gitti. Delia Ann bu akşam beni yemeğe çağırdı. Боже мой, птифуры так всем понравились, что Дилия Энн пригласила меня сегодня на обед!
Peki. İş yerinde seni sinirlendirdiğim için özür dilersem konuyu kapatıp yemeğe dönebilir miyiz? Если я извинюсь за свое поведение на работе, мы сможем продолжить обед?
Ben de düşünüyordum ki eğer bir yemeğe çıkarsanız bu ona siz ikinizi ne kadar çok sevdiğini hatırlatır. Я подумала, что за обедом вы сможете напомнить ему, как сильно он вас двоих обожает.
Baba, önce yeni binaya, sonra da yemeğe gideceğiz. Папа приезжает. Покажет мне новый дом, и мы пообедаем.
Hadi, giyin ve yemeğe gidelim. Давай, одевайся и пойдем поужинаем.
Herhalde seni yemeğe davet etmek için kötü bir zamanlama? Это не лучший момент, чтобы пригласить тебя поужинать.
Öğrencileri için bu akşam resim sergisi açacak yani yarın akşam buraya yemeğe geleceğiz. Сегодня у ее студентов выставка, но завтра мы с ней ужинаем здесь.
Geçen gece yemeğe gittik, yemeğin sonunda hesap geldi. Недавно ужинал в ресторане, в конце принесли счет.
Patty Loski cuma gecesi bizi yemeğe davet etti. Пэтти Лоски пригласила нас на ужин в пятницу.
Annem ve babam birazdan yemeğe gelirler. - İyileşebilecek mi? родители могут вернуться к ужину в любую минуту он справится?
Trent, oyunu kapat ve yemeğe gel. Трент! Заканчивай играть и иди обедать!
Bayan Hightower Müvekkilimle yemeğe çıkmayı kendisi kabul etti. Мисс Хайтауэр сама согласилась пообедать с моим клиентом.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.