Sentence examples of "yere not" in Turkish

<>
Andy için her yere not bırakır. Она оставляет записки для Энди повсюду.
Okumamıştım. Bunu bir yere not alayım. Нет, надо будет записать название.
Eğer Montgomery anneme kaydı verdiyse, annem bunun hakkında bir yere not almış olmalı. Хорошо, если Монтгомери отдал ей кассету, она должна была это где-то записать.
Şifre o kadar uzunsa, Zack bir yere not etmiş olabilir. Ну, если пароль такой длинный, Зак мог его записать.
Afrika Birliği Başkanı Dlamini Zuma şunu not etti: Председатель Африканского союза Дламини - Зума отметила:
yıl boyunca Dadaab ve Kenya'daki tutsaklık benzeri yaşamından sonra, halen kampta yaşayan kız kardeşleriyle birlikte daha barışçıl bir yere yerleşmeyi, artık yeni bir hayata başlamayı umuyor: Пробыв в Дадаабе как в ловушке года, Фиш надеется переселиться в менее опасное место со своими дочерьми, которые до сих пор живут в лагере. Он хочет начать новую жизнь.
Daha sonra not almaya çalıştığınızda, cümleyi kafanızda biçimlendiriyorsunuz. " Потому что когда вы пытаетесь записывать позже, по памяти, то начинаете редактировать фразы в собственной голове ".
Beni güvenli bir yere götür sana bildiğim her şeyi anlatırım, söz veririm. Спрячьте меня где-нибудь, и обещаю, я расскажу вам всё что знаю.
Birkaç gün önce eve geldiğimde kısa bir not buldum. Через пару дней я пришёл домой и нашёл записку.
Af çıkarttırıyoruz ve bir avuç kredi çipiyle istediğimiz bir yere uçuş hakkı alıyoruz. Мы получим амнистию, кредитные жетоны, и возможность улететь, куда захотим.
Ona bir not yazayım. Я напишу ей записку.
Başka bir yere de atılmış olabilir. Или его могли скинуть куда-то еще.
Neden? Not mu bırakacaksın? Что, решил записку оставить?
İstediğin herhangi bir yere gidebilirdin. Ты мог уехать куда угодно.
Buzdolabında not var mı diye bakmaya alışkın değilim de. Я не привык привык проверять холодильник на наличие записок.
Her sabah erken kalkıp bir yere gitmek için bir nedeninin olması harikadır. Здорово, когда есть куда идти утром или причина встать с кровати.
Jüriden bunu not olarak almasını talep edeceğim. Я прошу присяжных принять это во внимание.
Bizi daha güzel bir yere götürmek istiyorlar. Они хотят забрать нас в лучшее место.
O testten yüksek not alacak biri vardıysa, o sendin zaten. Кто и мог сам написать этот тест, так это ты.
Evet, Ruby'nin şeytanı her yere yayılıyor. Ага, Силы Зла Руби расползаются повсюду.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.