Sentence examples of "yere" in Turkish with translation "место"

<>
Belki, Roe, burnunu ya da fotoğraf makinesini yanlış yere soktu. Похоже, что Рой сунул свой нос или камеру в неправильное место.
Richard seni güvenli bir yere götürecek. Ричард отведёт тебя в безопасное место.
Senin yasli hanimla seks yapacagin bir yere ihtiyacin yok mu? Тебе разве не нужно место для свиданий со своей старушкой?
Mobilya deposu için güzel bir yere benziyor. Похоже на хорошее место для мебельного склада.
Önden parasını veriyorlar sonra da medeni bir yere götürüp satıyorlar. Они платят вперед, вывозят в цивилизованное место и продают.
Hayır, onu başka bir yere götürmüş olabilirler mi? Нет, может его в какое другое место отправили?
Şefim, başkanı güvenli bir yere götürün. Шеф, доставьте мэра в безопасное место.
Onu gerçekten bana vermelisiniz ben de onu güvenli bir yere götürürüm. Вам лучше отдать это мне. Я отвезу её в надежное место.
O intihar etti. İntiharlar başka bir yere gider. Она самоубийца, самоубийцы попадают в другое место.
Haklısın, bu yüzden bunu güvenli bir yere koyalım. Верно, поэтому давай положим её в безопасное место.
Okumak için sessiz bir yere ihtiyacım vardı. Мне нужно было тихое место для чтения.
Ardından başka birini senin için tahsis edilmiş yere gömüyorlar. А потом они хоронят кого-то еще на твое место.
Yerini saptamak için Interpol ile iletişime geçtim. - Bulunduğu yere baskın yaptık. Так что я вместе с Интерполом, окружили его место и провели рейд.
Belki dumandan ve savaştan, daha uzak bir yere. Может, за дымом и войнами есть лучшее место.
Böyle bir yere neden bir daha geri gelmek isteyesinki adamım? Чувак, зачем возвращаться в такое место, как это?
Onu güvenli bir yere koymaya karar verdim. Я решила поместить ее в безопасное место...
İngiliz toprağı olan tek güvenli yere. Единственное безопасное место - английская земля.
Birinci önceliğimiz, seni güvenli bir yere götürmek. В приоритете - доставить тебя в безопасное место.
Carrie hemen gidip ailemi alıp, onları güvenli bir yere götürmen gerek. Кэрри, ты должна увезти мою семью. Отвези их в безопасное место.
Artık sadece ölülerin yuvası olan bir yere. Теперь это место дом только для мертвых.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.