Sentence examples of "yeterli" in Turkish with translation "достаточно"

<>
Seni buradan götürmesi için yeterli sayıda nöbetçiye para verdim. Я уже купил достаточно охранников чтобы вытащить тебя отсюда.
Çıkıntının daha da daralmasına rağmen Jessi'nin tutunması için yeterli yer var. Несмотря на уменьшенную ширину, у Джесси достаточно места для работы.
Sen ciddi bir öğrenci, iyi ama yeterli değil bulunmaktadır. Ты хорошая студентка и это прекрасно только этого не достаточно.
Bazen sadece yazıya dökmenin yeterli geleceğini söylerler. Говорят, что иногда достаточно просто написать.
Bölgedeki bağlantıların, Bayan Hashemi'yi bize yardımcı olması için motive etmek konusunda yeterli olacak mı? Как ты считаешь, твоих местных связей достаточно, чтобы убедить мисс Хашеми нам помочь?
Milhouse, silâh geliştirmek için yeterli puanımız var mı? Милхауз, у нас достаточно очков для усовершенствования оружия?
Ne yazıkki bu bir tutuklama Yapmak için yeterli değil. К сожалению, этого было не достаточно для ареста.
Biz bir aradayken Alaric'i etkisiz hale getirmek için yeterli sayıya sahibiz. Когда мы вместе, у нас достаточно сил чтобы обезоружить Аларика.
Valens ancak 366'ının ilkbaharında Procopius ile etkin biçimde mücadele edecek kadar yeterli sayıda asker topladı. Только весной 366 года Валент собрал достаточно войск, чтобы всерьез противостоять Прокопию.
Koca Kafa, tokalaşmanın senin için yeterli olduğunu umut etmiştim. Голован, я надеялся, что устной договоренности тебе достаточно.
Bay Scott, ışınlayıcılar için yeterli enerjimiz var mı? Мистер Скотт, у вас достаточно мощности для телепортации?
Bugün öğle yemeği yemek için yeterli vaktim yok. Сегодня у меня нет достаточно времени, чтобы пообедать.
Sence bu, özel dedektifin onu bulması için yeterli gelir mi? Думаешь, этого будет достаточно, чтобы частный детектив нашел её?
Kocanızın şirketi, oldukça yüksek bir profile sahipken mahkemeye çıkma korkusu bile uzlaşma yoluna gitmek için yeterli olacaktır. У вашего мужа есть репутация в фирме. Самой угрозы судом уже будет достаточно, чтобы он начал переговоры.
Yeterli yiyecek bulmak için sürü İsviçre boyutlarında bir alanda sürekli devriye gezer. Чтобы добыть достаточно еды, прайд постоянно исследует область размером со Швейцарию.
Güneş, gece yem aramaları için onlara yeterli enerjiyi veriyor. Солнце дает им достаточно энергии для их ночного поиска еды.
Gerçekten birbirinden nefret etmeye başlamak için yeterli bir süre. Достаточно времени, чтобы начать по-настоящему ненавидеть друг друга.
Gerçekten öyle düşünüyorum. Bir tane ve tanesi tamir edilirken giymek için bir tane ekstra olması yeterli. Я думаю достаточно носить один и иметь про запас еще один на случай чистки или починки.
Ancak, aralığın altkümesi için durum yeterli hala büyük değil bu Hausdorff boyutudur ve birdir. Однако подмножество интервала, для которого это не выполняется, достаточно велико, так что его размерность Хаусдорфа равна единице.
Tom'un büyük ailesini desteklemek için yeterli para kazanması kolay değildi. Фоме было нелегко заработать достаточно денег для содержания своей большой семьи.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.