Sentence examples of "yoğun duman" in Turkish

<>
Aslında fazla alev yoktu, sadece yoğun duman. Огня толком не было, но дыма много.
Doktor yoğun olsa gerek. Доктор должно быть занят.
Duman kokusuyla arasına biraz mesafe koymak istedi. Она хотела слегка дистанцироваться от запаха дыма.
Oğlumuzun Yoğun Bakım'da olma sebebi nedir? Почему наш сын лежит в реанимации?
Adamın da ciğerlerinde duman yok. Он тоже не вдыхал дым.
İşler yoğun, bu büyük jüri soruşturması yüzünden. Очень много работы из-за этого расследования большого жюри.
Rüya sahnesinde, duman yok. Без дыма снимаем сцену сна.
Teşekkürler Kara, bugün burası çok yoğun. Спасибо, Кара. Сегодня так много дел.
Bunlar duman gibi dağılan rüyaların senin. Эти ваши мечты исчезнут как дым.
Merkez, Londra'da CCTV kameralarının en yoğun olduğu yer. Через Сити нельзя, там чересчур много камер видеонаблюдения.
Her yeri duman kapladı tüm Londra'yı, Dünya'nın tamamının böyle olduğunu söylüyorlar. Здесь всё окутано дымом, весь Лондон. Говорят, даже весь мир.
İşlem, yoğun emek gerektirebilir. Процесс может оказаться очень трудоёмким.
Ateş ve duman, ağzımdan dışarı çıkıyor. " Дым и огонь появляются из моего рта. "
Yoğun bakım ünitesinde, yakın akrabaları görebilir. Tamam mı? Она в реанимации, так что только ближайшие родственники.
Belalar ve ihtilaflar, bu dünyanın üzerine gecenin karanlığı ya da şüpheli bir yangından çıkan duman gibi çökebilir. Беда и раздор могут покрыть этот мир, как тьма ночи, или как дым от подозрительного огня.
Çok yoğun bir sabahtı. Утром он был занят.
Ve'üncü gün duman aralandığında, hayatta kalan tek Sarmatya askerleri efsanevi ama yenilmiş süvari birliğiydi. Когда дым рассеялся, единственные выжившие сарматские воины были воинами разбитой, но легендарной кавалерии.
Kesinlikle olmaz, yoğun bir hafta sonu. Абсолютно невозможно, крайне занятой уикенд же.
Bo gizemli kara duman tarafından kaçırılır, kendisine uğursuz bir paket yollar... Бо похитил таинственный черный дым, а она отправила себе зловещую посылку...
Leonard senin bu günlerde çok yoğun olduğunu söyledi. Леонард говорит, что ты сейчас очень занята.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.