Sentence examples of "yok ederse" in Turkish

<>
Henry kristali yok ederse eğer. Только если Генри уничтожит кристалл.
Ormanı da yok ederse, ondan sonra ne olacak? Если он уничтожит и лес, то что дальше?
Ya bu yaptığım şey o muhteşem zekayı yok ederse? Что, если моё устройство уничтожит её гениальный разум?
Ve eğer bu sürede mahallenin çeyreğini bile yok ederse... И если она разрушили половину квартала в процессе,...
Dünyadaki hiçbir demokratik ülkede böyle bir sorun yok. Ни в одной демократической стране мира нет таких проблем.
Nick en iyi ekipmanları almaya devam ederse, çiftliği ayakta tutmak çok zor olacak. Будет намного труднее управляться с фермой, если Ник продолжит забирать ваше лучшее оборудование.
Bir sanat eylemi olarak mükemmel, açıklamaya ihtiyaç yok. Как акт искусства - практически безупречно, не нужны никакие пояснения.
Adele, bu sahtekarca oyun için görevlendirildiğini kabul ederse en azından bir avantajımız olur. Если она признает, что ее заставили разыграть это, мы получим рычаг. Нет.
"Affedersiniz, bayım. - Hamilelik denen şeyi hiç yaşamadınız, bu yüzden görüş belirtmeye hakkınız yok". - yaşlarında bir kadın, yaşındaki bir adama. "Простите, но вы никогда не были беременным, так что у вас нет права высказывать свое ценное мнение", - сорокалетняя женщина - летнему мужчине.
Bu şekilde savaşları kazanmaya devam ederse de onun kuzeyin kralı olduğuna iyice inanacaklar. Покуда он побеждает в битвах, он будет оставаться для них Королем Севера.
Evet, güvenlik şeridi de yok. Да, защитной полосы тоже нет.
Ama az yağlı bir şey sipariş ederse kesinlikle tam yağlı olanını götüreceğim. Но если она заказала что-то обезжиренное я принесу ей самую жирную версию.
Kiralık askerlerin gemisinde bizim araştırma yapan dedektifimiz yok. У нас нет никакого сотрудника на корабле наемников.
Brono yalana devam ederse görgü şahidi olmaması daha iyi olur. Без свидетелей будет даже лучше, если Бруно продолжит врать.
Kilisede metal dedektörü yok. В церкви нет металлоискателей.
Senin ne olduğunu fark ederse... Если он поймет какой ты...
Televizyon yok, internet yok. Hiç eğlence yok. Ни телевизора, ни интернета - никакого веселья.
Şayet bu yoldan devam ederse. Если он продолжит идти туда.
En güzeli hiç endişemiz yok. И главное, никаких забот.
Oregon teklifini kabul ederse Tara'yı onu ihbar etmekle tehdit ettin mi? Ты угрожала сдать Тару, если она согласится работать в Орегоне?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.