Sentence examples of "zorla girildiğine" in Turkish

<>
Evet, zorla girildiğine dair bir delil vardı. Да, есть улики, указывающие на проникновение.
Fakat bay Ridley zorla girildiğine dair hiç bir iz yok. Но мистер Ридли, здесь нет абсолютно никаких следов взлома.
Oakland Polisi, yıkım ekibi gelip cesedi bulduğunda zorla girildiğine dair bir iz olmadığını söyledi. Полицейские уверяют, что не было признаков взлома, когда прибыл экипаж и нашёл тело.
Zorla girildiğine dair iz yok, bu durumda katili içeri ya kendisi aldı... Нет признаков взлома, значит, или она сама впустила его, или...
Herif tost makinesini zorla kullanabiliyor, Dean. Дин, отец едва с тостером справлялся.
Bu işin okulu böyle söylüyor. Bu, kızın evine zorla girip alabileceğin anlamına gelmiyor. Но это не значит, что нужно вламываться к ней домой чтобы вернуть его.
Ve zorla da yaptırtamazsın değil mi? И вы не можете меня заставить.
Mağaza kilitliymiş zorla girildiğini gösteren bir iz yok. Магазин был закрыт, нет никаких признаков взлома.
Birisi kredi kartlarını ona zorla yedirmiş. Кто-то насильно скормил ему кредитную карту.
Eğer durum buysa, onu zorla geri alacağız! В таком случае, мы вернем их силой!
Hayır öyle demiyorum ama onu o adamdan zorla ayırmak işe yaramayacak. Я не об этом. Но и насильно её тут не удержишь.
Geçen cuma birisi buraya zorla girdi. В прошлую пятницу к нам вломились.
Binaya zorla giriş yapan biri var. Кажется, в здание проник посторонний.
Ben bilmiyor. - Onu zorla çıkarttı. Не знаю, я заставила его уйти.
Bana zorla uyuşturucu verdiler. Меня заставили принимать наркотики.
Bu kızlar bizi zorla elde edebilirler. Эти девочки могут взять нас силой.
Zorla giriş izi yok, uzun süre boğuşma olduğunu gösteren bir delil yok. Ни следов взлома, ни других улик, которые бы указывали на драку.
Bir Seelie'nin zorla sorgulanması ve muhtemel ölümüne engel olmak Anlaşmalar'ı kurtarmış olabilir. Предотвращение принудительного допроса и возможной смерти фейри, возможно, спасло Соглашение.
Burada evime zorla giren birisi var. Кто-то пытается ворваться в моей дом.
Evet. Onu zorla orada mı tutuyorsun? Ты удерживаешь её против её воли?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.